Önceki Ayet Sonraki Ayet  
69. Sûre Hâkka/10

 فَعَصَوْا رَسُولَ رَبِّهِمْ فَأَخَذَهُمْ أَخْذَةً رَّابِيَةً

  Fe asav resûle rabbihim fe ehazehum ahzeten râbiyeh(râbiyeten).

Kelime Karşılaştırma
fe : böylece
asav : isyan ettiler
resûle : resûl, elçi
rabbi-him : onların Rabbi
fe : bunun üzerine
ehaze-hum : onları yakaladı
ahzeten : alış, yakalayış, yakalama
râbiyeten : çok şiddetli
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Öyle ki Rablerinin elçilerine karşı geldiler. Bunun üzerine Allah da onları gittikçe artan bir azap ile yakaladı.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Derken Rablerinin peygamberine isyân etmişlerdi de onları gittikçe artan bir azapla helâk etmişti.

 Abdullah Parlıyan = Derken hepsi de Rablerinden gönderilen peygamberlere karşı geldiler. Böylece Allah da onları şiddetli bir azap ile yakalayıverdi.

 Adem Uğur = Böylece Rablerinin peygamberlerine karşı geldiler, O da onları pek şiddetli bir şekilde yakalayıverdi.

 Ahmed Hulusi = Rablerinin Rasûlüne âsi oldular da (Rableri) onları şiddetle yakalayıverdi!

 Ahmet Tekin = Hep, Rablerinin görevlendirdiği Rasule saygı göstermediler, inanmadılar, tebliğlerini kabul etmediler, sünnetlerini uygulamadılar, karşı geldiler. Allah da, onları daha ağır cezalarla cezalandırdı.

 Ahmet Varol = Öyle ki, Rablerinin peygamberine karşı geldiler. O da onları şiddeti gittikçe artan bir yakalayışla yakaladı.

 Ali Bulaç = Böylece Rablerinin elçisine isyan ettiler. Bu yüzden onları, şiddeti gittikçe artan bir yakalayışla yakaladı.

 Ali Fikri Yavuz = Böylece Rablerinin peygamberine isyan ettiler. Bunun üzerine gittikçe artan şiddetli bir azap kendilerini yakalayıverdi.

 Ali Ünal = Üstelik, (kendilerini uyarmak için gelen) Rabbilerinin elçisine de isyan ettiler; nihayet Allah da onları çok şiddetli bir ceza ile yakalayıverdi.

 Bayraktar Bayraklı = Rablerinin peygamberine karşı geldiler. O da onları pek şiddetli bir şekilde yakalayıverdi.

 Bekir Sadak = Rabbinin peygamberine bas kaldirmislardi. Bunun uzerine Rableri onlari siddeti arttikca artan bir sekilde yakaladi.

 Celal Yıldırım = Rabblarının peygamberlerine karşı geldiler. O sebeple Rabbları, onları fazla şiddetli bir tutuşla yakalayıverdi.

 Cemal Külünkoğlu = Öyle ki Rablerinin elçilerine karşı geldiler. Bunun üzerine Allah da onları (yaptıkları yüzünden) şiddeti (gittikçe) artan bir azap ile yakaladı.

 Diyanet İşleri (eski) = Rabbinin peygamberine baş kaldırmışlardı. Bunun üzerine Rableri onları şiddeti arttıkça artan bir şekilde yakaladı.

 Diyanet Vakfi = Böylece Rablerinin peygamberlerine karşı geldiler, O da onları pek şiddetli bir şekilde yakalayıverdi.

 Edip Yüksel = Rab'lerinin elçisine isyan ettiler. Bunun sonucu olarak da onları şiddeti gittikçe artan bir biçimde yakalamıştı.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Hep rablarının Resulüne âsî oldular o da onları alıverdi mütezayid bir tutuş (kahir bir kabza) ile

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Hep Rablerinin peygamberine karşı geldiler; o da onları gittikçe artan bir tutuşla alıverdi.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Hep Rablerinin elçilerine karşı geldiler. O da onları pek şiddetli bir şekilde yakalayıverdi.

 Gültekin Onan = Böylece rablerinin elçisine isyan ettiler. Bu yüzden onları, şiddeti gittikçe artan bir yakalayışla yakaladı.

 Harun Yıldırım = Böylece Rablerinin elçisine isyan ettiler. Bu yüzden onları, gittikçe artan bir yakalayışla yakaladı.

 Hasan Basri Çantay = Öyle ki (her ümmet) Rablerinin peygamberine isyan etdiler. Bundan dolayı O da kendilerini fazla bir şiddetle yakalayıverdi.

 Hayrat Neşriyat = Öyle ki Rablerinin elçisine isyân ettiler de (Allah) onları (şiddeti gittikçe) artan bir yakalayışla yakalayıverdi!

 İbni Kesir = Rabblarının elçisine isyan etmişlerdi. Bunun üzerine O da kendilerini gittikçe artan bir şiddetle yakalayıverdi.

 Kadri Çelik = Böylece rablerinin elçisine isyan ettiler. Bu yüzden onları şiddeti gittikçe artan bir yakalayışla yakaladı.

 Muhammed Esed = ve Rablerinin (gönderdiği) elçilere isyan etmişlerdi. Allah şiddetli bir ceza darbesi ile onların hesabını gördü!

 Mustafa İslamoğlu = Nihayet Rablerinin elçisine karşı geldiler; ve (Allah günahlarıyla) katlanan bir bela ile tümünü enseledi.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Rablerinin Peygamberine isyan ettiler. Artık (Cenâb-ı Hak) onları pek şiddetli bir şekilde yakaladı.

 Ömer Öngüt = Böylece Rablerinin peygamberine isyan ettiler. O da onları şiddeti gittikçe artan bir yakalayışla yakalayıverdi.

 Şaban Piriş = Rab’lerinin elçisine isyan ettikleri için onları şiddetli bir yakalayışla yakaladı.

 Sadık Türkmen = Rablerinin elçisine isyan ettiler. O da kendilerini şiddeti gittikçe artan bir yakalayışla yakaladı!

 Seyyid Kutub = Böylece Rablerinin elçisine isyan ettiler. Bu yüzden onları, şiddeti gittikçe artan bir yakalayışla yakaladı.

 Suat Yıldırım = Rab’lerinin elçisine isyan ettiler, Allah da onları şiddetle cezaya çarptırdı.

 Süleyman Ateş = Rablerinin elçisine karşı geldiler. O da onları şiddeti gittikçe artan bir yakalayışla yakaladı.

 Tefhim-ul Kuran = Böylece Rablerinin elçisine isyan ettiler. Bu yüzden onları, şiddeti gittikçe artan bir yakalayışla yakaladı.

 Ümit Şimşek = Onlar Rablerinin Resulüne karşı geldiler; Allah da onları şiddetli bir azapla yakaladı.

 Yaşar Nuri Öztürk = Rablerinin resulüne isyan ettiler de O da onları, şiddeti arttıkça artan bir yakalayışla yakaladı.

 İskender Ali Mihr = Böylece, Rab’lerinin Resûl’üne isyan ettiler. Bunun üzerine onları şiddetli bir yakalamayla yakaladı.

 İlyas Yorulmaz = Rablerinin elçisine isyan etmişler ve Rableri onları kıskıvrak yakalamıştı.