Önceki Ayet Sonraki Ayet  
68. Sûre Kalem/16

 سَنَسِمُهُ عَلَى الْخُرْطُومِ

  Se nesimuhu alel hurtûm(hurtûmi).

Kelime Karşılaştırma
se-nesimu-hu : ona yakında damga basacağız (yakında onu damgalayacağız)
alâ el hurtûmi : hortumu, burnu üzerine
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Yakında biz onun burnunu damgalayacağız.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Büyüyüp bir hortuma dönen burnuna, yakında bir damga vururuz.

 Abdullah Parlıyan = Biz yakında onun burnunu, kibrini kıracak ve yakasını kurtaramayacağı bir zilletle damgalayacağız.

 Adem Uğur = Biz yakında onun burnuna damga vuracağız (kibirini kırıp rezil edeceğiz).

 Ahmed Hulusi = Yakında burnundan damgalayacağız onu (görmezden gelemeyecek)!

 Ahmet Tekin = Yakında, o büyüyen burnunu hiç unutulmayacak şekilde damgalayacağız.

 Ahmet Varol = Yakında onun burnu üzerine damga vuracağız.

 Ali Bulaç = Yakında biz onun hortumu (burnu) üzerine damga vuracağız.

 Ali Fikri Yavuz = Biz, yakında onun burnunu dağlıyacağız.

 Ali Ünal = Yakında burnunun üzerine (silinmez bir onursuzluk) damgası basacağız onun.

 Bayraktar Bayraklı = Yakında onun burnunu damgalayacağız.

 Bekir Sadak = Onun havada olan burnunu yakinda yere surtecegiz.

 Celal Yıldırım = Yakında onun burnunu damgalıyacağız.

 Cemal Külünkoğlu = Biz onun, hortumu üzerine yakında damga vuracağız (burnunu sürteceğiz).

 Diyanet İşleri (eski) = Onun havada olan burnunu yakında yere sürteceğiz.

 Diyanet Vakfi = Biz yakında onun burnuna damga vuracağız (kibirini kırıp rezil edeceğiz).

 Edip Yüksel = Onun burnunu işaretliyeceğiz.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Haberiniz olsun ki biz onlara belâ vermişizdir.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Yakında Biz onu o hortumunun üzerinden damgalayacağız

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Yakında biz onu hortumunun (burnunun) üzerinden damgalayacağız.

 Gültekin Onan = Yakında biz onun hortumu (burnu) üzerine damga vuracağız.

 Harun Yıldırım = Yakında burnuna damga vuracağız.

 Hasan Basri Çantay = Biz yakında onun hortumunun üstüne damga basacağız!

 Hayrat Neşriyat = Yakında onun hortumunun (burnunun) üzerine damga basacağız (da onu rezîl edeceğiz)!

 İbni Kesir = Biz, onun burnunu yakında yere sürteceğiz.

 Kadri Çelik = Yakında biz onun hortumu (burnu) üzerine damga vuracağız.

 Muhammed Esed = (Bunun için) Biz onu, yakasını kurtaramayacağı bir zillet ile damgalayacağız!

 Mustafa İslamoğlu = Onun burnuna (zillet) damgasını çıkmaz bir biçimde vuracağız.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Biz yakında onun burnu üzerine damga basacağız.

 Ömer Öngüt = Biz yakında onun burnuna damga vurup işaretleyeceğiz.

 Şaban Piriş = Yakında onun burnunu yere sürteceğiz.

 Sadık Türkmen = Biz yakında onun (burnunu sürterek) kibrini kıracağız.

 Seyyid Kutub = Biz yakında onun burnuna damga vuracağız.

 Suat Yıldırım = (10-16) Sakın uyma: Servet ve hanedan sahibi diye, o bol bol yemin eden, değersiz adama! O gammaz, söz gezdiren, hayrın önünü kesene, o saldırgana, günaha dadanmışa! Şerefsiz, kaba, hem de soysuz olana! Kendisine âyetlerimiz okunduğunda "Bu eski insanların masalları!" diyene, yakında onun burnunu dağlayıp damga basarız.

 Süleyman Ateş = Biz onu burnunun üzerine damga vurup işâretleyeceğiz.

 Tefhim-ul Kuran = Yakında biz onun hortumu (burnu) üzerine damga vuracağız.

 Ümit Şimşek = Biz onun burnunu sürteceğiz.

 Yaşar Nuri Öztürk = Yakında biz onun hortumu üzerine damga basacağız/burnunu sürteceğiz.

 İskender Ali Mihr = Biz yakında onun burnu üzerine damga basacağız.

 İlyas Yorulmaz = Biz onu burnunun ucundan yakalayacağız.