Önceki Ayet Sonraki Ayet  
4. Sûre Nisâ/2

 وَآتُواْ الْيَتَامَى أَمْوَالَهُمْ وَلاَ تَتَبَدَّلُواْ الْخَبِيثَ بِالطَّيِّبِ وَلاَ تَأْكُلُواْ أَمْوَالَهُمْ إِلَى أَمْوَالِكُمْ إِنَّهُ كَانَ حُوبًا كَبِيرًا

  Ve âtûl yetâmâ emvâlehum ve lâ tetebeddelûl habîse bit tayyîb(tayyîbi), ve lâ te’kulû emvâlehum ilâ emvâlikum. İnnehu kâne hûben kebîrâ(kebîran).

Kelime Karşılaştırma
ve âtû : ve veriniz
el yetâmâ : yetimlere
emvâle-hum : onların mallarını
ve lâ tetebeddelû : ve değiştirmeyin
el habîse : pisi, kötüyü, zarar vereni
bi et tayyîbi : temiz ile, iyisi ile, helal ile
ve lâ te’kulû : ve yemeyin
emvâle-hum : onların mallarını
ilâ emvâli-kum : kendi mallarınıza, sizin mallarınıza
inne-hu : muhakkak ki o
kâne : oldu, ... idi, ...dır
hûben : günah
kebîran : büyük
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Yetimlere mallarını verin. Temizi pis olanla (helâli haramla) değişmeyin. Onların mallarını kendi mallarınıza katıp yemeyin. Çünkü bu, büyük bir günahtır.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Yetimlere mallarını verin ve iyisinin yerine kötüsünü koyup değiştirmeyin ve onların mallarını, kendi mallarınıza katıp yemeyin; çünkü bu, pek büyük bir suçtur.

 Abdullah Parlıyan = O halde, yetimlere mallarını verin, kendi değersiz mallarınızı onlara ait güzel mallar ile değiştirmeyin ve onların mallarını kendi mallarınız ile birleştirerek yemeyin. Doğrusu bu büyük bir suçtur.

 Adem Uğur = Yetimlere mallarını verin, temizi pis olanla değişmeyin, onların mallarını kendi mallarınıza katarak (kendi malınızmış gibi) yemeyin; çünkü bu, büyük bir günahtır.

 Ahmed Hulusi = Yetimlere mallarını verin; (hakikatinizin) temizliğini (nefsaniyetin) pisliğine değiştirmeyin. Onların mallarını, mallarınıza karıştırarak yemeyin. Muhakkak ki o çok büyük suçtur.

 Ahmet Tekin = Reşid olduklarında, yetimlere, dullara mallarını verin. Verirken iyiyi kötüsü ile değiştirmeyin. Onların mallarını kendi mallarınıza karıştırıp yemeyin. Bu büyük bir günahtır.

 Ahmet Varol = Yetimlere mallarını verin ve pis olanı temiz olanla değişmeyin. Onların mallarını kendi mallarınıza katıp yemeyin. Şüphesiz bu büyük bir suçtur.

 Ali Bulaç = Yetimlere mallarını verin ve murdar olanla temiz olanı değiştirmeyin. Onların mallarını mallarınıza katarak yemeyin. Çünkü bu, büyük bir suçtur.

 Ali Fikri Yavuz = Yetimlere bâliğ oldukları zaman mallarını verin. Helâlı harama değişmeyin. Yetimlerin mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin. Çünkü bu büyük bir günahtır.

 Ali Ünal = Bakım ve gözetiminizde bulunan yetimlerin mallarını tastamam verin ve (hakkınız olmayan mallara tecavüz edip de,) temizi kirli ile (helâl malınızı haramla, yetimlere bakmakla kazandığınız sevabı günahla) değişmeyin. Ayrıca, onların mallarını kendi malınıza katarak yemeyin. (Anılan bu kötülüklerden) herhangi birini yapmanın getireceği vebal çok büyüktür.

 Bayraktar Bayraklı = Yetimlere mallarını veriniz; temizi pis olanla değiştirmeyiniz, onların mallarını sizin mallarınıza katarak kendi helâl ve temiz malınızı kirletip yemeyiniz; çünkü bu, büyük bir günahtır.

 Bekir Sadak = Yetimlere mallarini verin. Temizi murdara degismeyin, onlarin mallariyle kendi mallarinizi karistirarak yemeyin, cunku bu buyuk bir suctur.

 Celal Yıldırım = Yetimlere mallarını verin; temizi murdara değiştirmeyin. Onların mallarını kendi mallarınıza karıştırarak yemeyin. Çünkü böyle yapmanız muhakkak ki büyük bir vebaldir.

 Cemal Külünkoğlu = Yetimlere mallarını veriniz, temiz olanı (helâlı) pis olanla (haramla) değiştirmeyiniz! Onların mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyiniz! Çünkü bu büyük bir günahtır.

 Diyanet İşleri (eski) = Yetimlere mallarını verin. Temizi murdara değişmeyin, onların mallariyle kendi mallarınızı karıştırarak yemeyin, çünkü bu büyük bir suçtur.

 Diyanet Vakfi = Yetimlere mallarını verin, temizi pis olanla değişmeyin, onların mallarını kendi mallarınıza katarak (kendi malınızmış gibi) yemeyin; çünkü bu, büyük bir günahtır.

 Edip Yüksel = Yetimlere mallarını verin. Temiz olanı pis olanla değişmeyin. Mallarını kendi mallarınıza katıp yemeyin. Bu büyük bir adaletsizlik olur.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Allahdan korkun da yetimlere mallarını verin ve temizi murdara (halâli harama) değişmeyin, onların mallarını kendi mallarınıza katıb yemeyin çünkü o büyük bir vebal bulunuyor

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Allah'tan korkun da yetimlere mallarını verin, murdarı temiz ile, haramı helal ile değişmeyin; onların mallarını kendi mallarınıza katıp yemeyin, çünkü o, büyük bir günahtır.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Öksüzlere mallarını verin ve kötüsünü (onlara vererek) iyisiyle değiştirmeyin. Onların mallarını, kendi mallarınıza karıştırıp yemeyin. Zira bu, büyük bir günahtır.

 Gültekin Onan = Yetimlere mallarını verin ve murdar olanla temiz olanı değiştirmeyin. Onların mallarını mallarınıza katarak yemeyin. Çünkü bu, büyük bir suçtur.

 Harun Yıldırım = Yetimlere mallarını verin ve pisi temizle değiştirme)yin. Onların mallarını sizin mallarınızla beraber yeme)yin. Muhakkak ki bu çok büyük bir günahtır.

 Hasan Basri Çantay = Yetimlere (rüşdüne gelince) mallarını verin. Temizi murdara değişmeyin, Onların mallarını kendi mallarınıza (katarak) yemeyin. Çünkü bu, muhakkak büyük bir günâhdır.

 Hayrat Neşriyat = Hem yetimlere mallarını verin ve temizi pis olana (helâli harâma) değişmeyin; onların mallarını mallarınıza (katarak) yemeyin! Çünki bu büyük bir günahtır.

 İbni Kesir = Yetimlere mallarını verin. Temizi murdara değişmeyin. Onların mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin. Çünkü bu, büyük bir günahtır.

 Kadri Çelik = Yetimlere mallarını verin. Temizi pis olanla değişmeyin ve onların mallarıyla kendi mallarınızı karıştırarak yemeyin; çünkü bu büyük bir günahtır.

 Muhammed Esed = O halde yetimlere mallarını verin, (kendi) değersiz malları(nızı) (onlara ait) güzel şeyler ile değiştirmeyin ve onların mallarını kendi mallarınız ile birleştirerek tüketmeyin. Bu, doğrusu büyük bir suçtur.

 Mustafa İslamoğlu = O halde yetimlere mallarını verin; değersizi değerliyle değiştirmeyin. Onların mallarını kendi mallarınıza katıp da boğazınıza geçirmeyin. Çünkü bu büyük bir vebaldir.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve yetimlere mallarını veriniz ve temizi murdarla değişmeyiniz. Ve onların mallarını kendi malınıza katarak yemeyiniz, çünkü o şüphesiz büyük bir günahtır.

 Ömer Öngüt = Yetimlerin mallarını verin. Temizi pis olanla değişmeyin. Onların mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin. Çünkü bu büyük bir günahtır.

 Şaban Piriş = Yetimlere mallarını verin ve kötüyü iyi ile değiştirmeyin. Onların mallarını kendi mallarınıza karıştırarak yemeyin. Çünkü bu, büyük bir günahtır.

 Sadık Türkmen = Yetimlere mallarını verin. Temizi pis olanla (helali haramla) değişmeyin. Onların mallarını kendi mallarınıza katıp yemeyin. Çünkü bu, büyük bir günahtır.

 Seyyid Kutub = Yetimlere mallarını veriniz, temiz malı murdarı ile değiştirmeyiniz, onların mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyiniz, çünkü bu büyük bir vebaldir.

 Suat Yıldırım = Yetimlere mallarını verin, temizi verip murdarı almayın, onların mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin. Çünkü böyle yapmanız gerçekten büyük bir günahtır.

 Süleyman Ateş = Öksüzlere mallarını verin, temizi pis olanla değiştirmeyin, onların mallarını sizin mallarınıza katarak (helâl, temiz malınızı kirletip) yemeyin; çünkü bu, büyük bir günâhtır.

 Tefhim-ul Kuran = Yetimlere mallarını verin ve murdar olana karşı temiz olanı değiştirmeyin. Onların mallarını mallarınıza katarak yemeyin. Çünkü bu, büyük bir suçtur.

 Ümit Şimşek = Yetimlere mallarını verin. Temiz olanı, habis olanla değişmeyin; yetimlerin mallarını kendi malınıza katıp yemeyin. Zira bu pek büyük bir günahtır.

 Yaşar Nuri Öztürk = Yetimlere mallarını verin. Temizi pise değişmeyin. Yetimlerin mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin. Bunu yapmak gerçekten büyük bir vebaldir.

 İskender Ali Mihr = Ve yetimlere mallarını verin. Ve temizle (helâl olan ile) habis olanı (haram olanı) değiştirmeyin. Ve onların mallarını kendi mallarınıza (katarak) yemeyin. Muhakkak ki o büyük bir günahtır.

 İlyas Yorulmaz = Yetimlere mallarını verin, pis şeylerle temiz olanları değiştirmeyin ve yetimlerin mallarını mallarınıza katıp yemeyin. Böyle yapmak büyük bir suçtur.