Önceki Ayet Sonraki Ayet  
34. Sûre Sebe’/25

 قُل لَّا تُسْأَلُونَ عَمَّا أَجْرَمْنَا وَلَا نُسْأَلُ عَمَّا تَعْمَلُونَ

  Kul lâ tus’elûne ammâ ecremnâ ve lâ nus’elu ammâ ta’melûn(ta’melûne).

Kelime Karşılaştırma
kul : de
lâ tus’elûne : siz sorulamazsınız, sorgulanmazsınız
ammâ (an mâ) : şeylerden
ecremnâ : biz cürüm yaptık, suç işledik
ve lâ nus’elu : ve biz sorulmayız, sorgulanmayız
ammâ (an mâ) : şeylerden
ta’melûne : siz yapıyorsunuz
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = De ki: “Bizim işlediğimiz suçlardan siz sorumlu tutulmazsınız. Sizin işlediklerinizden de biz sorumlu tutulmayız.”

 Abdulbaki Gölpınarlı = De ki: Bizim işlediğimiz suçlar, sizden sorulmaz ve sizin yaptıklarınız da bizden sorulmaz.

 Abdullah Parlıyan = De ki: Ne siz, bizim işlediğimiz suçtan dolayı hesaba çekileceksiniz, ne de biz sizin işlediklerinizden dolayı.

 Adem Uğur = De ki: Bizim işlediğimiz suçtan siz sorumlu değilsiniz; biz de sizin işlediğinizden sorulacak değiliz.

 Ahmed Hulusi = De ki: "Suçlarımızdan size sorulmaz. . . Yaptıklarınızdan da bize sorulmaz!"

 Ahmet Tekin = 'Bizim işlediğimiz suçlardan, günahlardan siz sorumlu değilsiniz. Sizin işlediğiniz amellerden de biz sorumlu olmayacağız.' de.

 Ahmet Varol = De ki: 'Siz bizim işlediğimiz suçtan sorulacak değilsiniz; biz de sizin yaptıklarınızdan sorulmayız.'

 Ali Bulaç = De ki: "Siz, bizim işlemiş bulunduğumuz suçtan sorulacak değilsiniz ve biz de sizin yapmakta olduklarınızdan sorulacak değiliz."

 Ali Fikri Yavuz = (Ey Rasûlüm, onlara) de ki: “- Siz, bizim yaptığımız günahlardan sorumlu tutulmazsınız, biz de sizin yaptıklarınızdan sorulmayız.”

 Ali Ünal = De ki: “(Eğer bizi sadece Bir Allah’a iman ve ibadet ediyoruz diye suç işlemekle itham ediyorsanız,) bizim işlediğimiz herhangi bir suçtan dolayı siz sorguya çekilecek değilsiniz; biz de sizin yaptıklarınızdan dolayı sorguya çekilmeyeceğiz.”

 Bayraktar Bayraklı = De ki: “Bizim işlediğimizden siz sorumlu değilsiniz, biz de sizin işlediğinizden sorulmayız.”

 Bekir Sadak = De ki: «Isledigimiz suclardan siz sorumlu olmazsiniz, sizin yaptiklarinizdan da biz sorumlu olmayiz»

 Celal Yıldırım = De ki: Bizim işlediğimiz suç ve günahtan siz sorumlu tutulmazsınız ; sizin yaptıklarınızdan da biz sorumlu tutulmayız.

 Cemal Külünkoğlu = De ki: “Bizim işlediğimiz suçlardan siz sorumlu tutulmazsınız. Sizin işlediklerinizden de biz sorumlu tutulmayız.”

 Diyanet İşleri (eski) = De ki: 'İşlediğimiz suçlardan siz sorumlu olmazsınız, sizin yaptıklarınızdan da biz sorumlu olmayız'

 Diyanet Vakfi = De ki: Bizim işlediğimiz suçtan siz sorumlu değilsiniz; biz de sizin işlediğinizden sorulacak değiliz.

 Edip Yüksel = De ki, 'Bizim suçlarımızdan siz sorumlu değilsiniz, biz de sizin yaptıklarınızdan sorumlu değiliz.'

 Elmalılı Hamdi Yazır = De ki: siz bizim cürümlerimizden mes'ul edilmezsiniz, biz de sizin yaptıklarınızdan mes'ul olmayız

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = De ki: «Siz, bizim suçlarımızdan sorumlu tutulmazsınız, biz de sizin yaptıklarınızdan sorumlu olmayız.»

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = De ki: «Siz bizim yaptığımız günahlardan sorumlu tutulmazsınız. Biz de sizin yaptıklarınızdan sorumlu olmayız.»

 Gültekin Onan = De ki: "Siz, bizim işlemiş bulunduğumuz suçtan sorulacak değilsiniz ve biz de sizin yapmakta olduklarınızdan sorulacak değiliz."

 Harun Yıldırım = De ki: Bizim işlediğimiz suçtan siz sorumlu değilsiniz; biz de sizin işlediğinizden sorulacak değiliz.

 Hasan Basri Çantay = De ki: «Bizim işlediğimiz günâhdan siz mes'ûl olmazsınız. Sizin yapmakda olduklarınızdan da biz mes'ûl olmayız».

 Hayrat Neşriyat = De ki: '(Siz) bizim işlediğimiz günahlardan mes’ûl olmazsınız; ve (biz de) sizin işlemekte olduğunuz (günahlar)dan mes’ûl tutulmayız.'

 İbni Kesir = De ki: Bizim işlediğimiz suçlardan siz sorumlu olmazsınız, biz de sizin yaptıklarınızdan sorumlu olmayız.

 Kadri Çelik = De ki: “Siz, bizim işlemiş bulunduğumuz suçtan sorulacak değilsiniz ve biz de sizin yapmakta olduklarınızdan sorulacak değiliz.”

 Muhammed Esed = De ki: "Ne siz bizim işlediğimiz suçtan dolayı hesaba çekileceksiniz, ne de biz sizin işlediklerinizden dolayı".

 Mustafa İslamoğlu = De ki: "Ne siz bizim suçlarımızın hesabını vereceksiniz, ne de biz sizin işlediklerinizin hesabını."

 Ömer Nasuhi Bilmen = De ki: «Bizim işlediğimiz günahlardan siz sorulmazsınız, biz de sizin yapar olduğunuz şeylerden mes'ul olmayız.»

 Ömer Öngüt = De ki: "Bizim işlediğimiz suçtan siz sorumlu değilsiniz, biz de sizin yaptıklarınızdan sorumlu değiliz. "

 Şaban Piriş = De ki: -Bizim suçlarımızdan siz sorumlu değilsiniz, sizin yaptıklarınızdan da biz sorumlu olmayacağız.

 Sadık Türkmen = De ki: “Bizim işlediğimiz suçlardan siz sorumlu olacak değilsiniz. Sizin yaptıklarınızdan da biz sorguya çekilmeyeceğiz.”

 Seyyid Kutub = De ki; «Ne bizim suçlarımız size sorulacak ve ne de sizin işlediğiniz kötülükler bize sorulacaktır.»

 Suat Yıldırım = De ki: "Siz bizim suçlarımızdan sorguya çekilecek değilsiniz, biz de sizin yaptıklarınızdan sorgulanacak değiliz."

 Süleyman Ateş = De ki: "Bizim işlediğimiz suçtan siz sorulacak değilsiniz; biz de sizin işlediğinizden sorumlu değiliz."

 Tefhim-ul Kuran = De ki: «Siz, bizim işlemiş bulunduğumuz suçtan sorulacak değilsiniz ve biz de sizin yapmakta olduklarınızdan sorulacak değiliz.»

 Ümit Şimşek = De ki: Bizim işlediğimiz suçtan siz sorumlu olmazsınız; sizin yaptıklarınızdan da biz sorumlu değiliz.

 Yaşar Nuri Öztürk = De ki: "Bizim işlediğimiz suçlardan siz sorumlu olmayacaksınız; biz de sizin yaptıklarınızdan sorguya çekilmeyeceğiz."

 İskender Ali Mihr = De ki: "Bizim yaptığımız cürümlerden (suçlardan) siz sorgulanmazsınız. Ve biz (de) sizin yaptıklarınızdan sorgulanmayız."

 İlyas Yorulmaz = Onlara deki “Bizim yaptığımız hatalardan siz sorulmayacaksınız, sizin yaptıklarınızdan da biz sorulmayacağız. ”