Önceki Ayet Sonraki Ayet  
74. Sûre Müddessir/28

 لَا تُبْقِي وَلَا تَذَرُ

  Lâ tubkî ve lâ tezer(tezeru).

Kelime Karşılaştırma
lâ tubkî : yakıp tüketir, bakiye bırakmaz
ve lâ tezeru : ve terketmez, bırakmaz
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Geride bir şey koymaz, bırakmaz.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Yakar bitirir de gene bırakmaz.

 Abdullah Parlıyan = İçerisine atılan kimsede ne hayat bırakır, ne de ölüme terkeder.

 Adem Uğur = Hem (bütün bedeni helâk eder, hiçbir şey) bırakmaz, hem (eski hale getirip tekrar azap etmekten) vazgeçmez o.

 Ahmed Hulusi = (Sakar) hem aynı hâlde bırakmaz; hem de (kendi hâline) terk etmez!

 Ahmet Tekin = Cehennem, içine attıklarımızdan geriye hiçbir şey bırakmaz. Ne rahat bırakır, ne yakasını bırakır.

 Ahmet Varol = Ne (insanın bedeninden) bir şey bırakır, ne de (sürekli yakıp durmaktan) vazgeçer.

 Ali Bulaç = Ne alıkoyar, ne bırakır.

 Ali Fikri Yavuz = (İnsanların bedeninde et) bırakmaz, (kemik de) koymaz.

 Ali Ünal = O, (içine atılanı) yaktıkça yakar, ama bırakmaz ki ölsün;

 Bayraktar Bayraklı = (26-30) İşte ben onu Sekar'a sokacağım. Sekar'ın ne olduğunu nereden bileceksin? Bırakmayan ve terk etmeyen bir ateştir. İnsanın derisini kavurur; orada on dokuz bekçi vardır.[693]

 Bekir Sadak = O, ne geri birakir ne de azabdan vazgecer.

 Celal Yıldırım = Ne geriye kor, ne de bırakır ?

 Cemal Külünkoğlu = (İnsanların bedeninde et) bırakmaz, (kemik de) koymaz.

 Diyanet İşleri (eski) = O, ne geri bırakır ne de azabdan vazgeçer.

 Diyanet Vakfi = Hem (bütün bedeni helâk eder, hiçbir şey) bırakmaz, hem (eski hale getirip tekrar azap etmekten) vazgeçmez o.

 Edip Yüksel = Ne bırakır, ne de yüklenir (tam ve mükemmel),

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ne bakıyye kor ne bırakır

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ne bir parça kor, ne bırakır.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ne geriye bir şey kor, ne bırakır.

 Gültekin Onan = Ne alıkoyar, ne bırakır.

 Harun Yıldırım = Bırakmaz da terketmez de.

 Hasan Basri Çantay = Hem (bedeninden hiçbir eser) bırakmaz (hepsini helak eder), hem yine (eski haaline getirib aynı azâbı yapmakdan) vaz geçmez o,

 Hayrat Neşriyat = (28-29) (O,) ne (et, kemik) bırakır, ne de terk eder! (Ölmezler ki kurtulsunlar!) İnsana çok susamıştır!

 İbni Kesir = O, ne geri bırakır, ne de azabdan vazgeçer.

 Kadri Çelik = Ne bırakır ve ne de terk eder.

 Muhammed Esed = O ne yaşatır, ne de (ölüme) terk eder,

 Mustafa İslamoğlu = O ne (diri) bırakır, ne de (ölüme) terk eder;

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ne bırakır ve ne de terkeder,

 Ömer Öngüt = O Sakar (insan vücudundan geriye bir şey) ne bırakır, ne de (eski haline getirip tekrar azap etmekten) vazgeçer.

 Şaban Piriş = O, ne geri bırakır ne de vazgeçer.

 Sadık Türkmen = Geride bir şey koymaz ve terketmez/bırakmaz.

 Seyyid Kutub = Geride hiçbir şey bırakmaz, ondan hiçbir şey kurtulmaz.

 Suat Yıldırım = O, içine atılanı yer, bitirir. Yine de bırakmaz, eski haline çevirip bu işi tekrar eder.

 Süleyman Ateş = (Geride bir şey) Komaz, bırakmaz (her şeyi yakıp yok eder).

 Tefhim-ul Kuran = Ne alıkoyar, ne bırakır.

 Ümit Şimşek = Ne iz bırakır, ne vazgeçer.

 Yaşar Nuri Öztürk = Ortada bir şey bırakmaz, hiçbir şeyi görmezlik etmez o.

 İskender Ali Mihr = (Yakıp tüketir etinden) bakiye bırakmaz ve (ölüme de) terketmez (azapları devam eder).

 İlyas Yorulmaz = O ne yok eder, nede bırakır.