Önceki Ayet Sonraki Ayet  
40. Sûre Mü’min/32

 وَيَا قَوْمِ إِنِّي أَخَافُ عَلَيْكُمْ يَوْمَ التَّنَادِ

  Ve yâ kavmi innî ehâfu aleykum yevmet tenâd(tenâdi).

Kelime Karşılaştırma
ve : ve
: ey
kavmi : kavmim
innî : gerçekten ben
ehâfu : korkuyorum
aleykum : size, sizin üzerinize, sizin için
yevme et tenâdi : feryat günü (cehennem ehlinin birbirlerine seslenecekleri gün)
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (32-33) “Ey kavmim! Gerçekten sizin için, o bağrışıp çağrışma gününden, arkanıza dönüp kaçmaya çalışacağınız günden korkuyorum. (O gün) sizi, Allah’(ın azabın)dan kurtaracak kimse yoktur. Allah, kimi saptırırsa artık onu doğru yola iletecek de yoktur.”

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ve ey kavmim, ben, o feryâdü figan, o boşuna bağırıp söylenme günündeki hâlinizden korkuyorum.

 Abdullah Parlıyan = Ve ey kavmim! Ben o boşuna bağrışıp, çağrışacağınız kıyamet günündeki halinizden korkuyorum.

 Adem Uğur = Ey kavmim! Gerçekten sizin için o bağrışıp çağrışma gününden, korkuyorum.

 Ahmed Hulusi = (O iman eden adam dedi ki): "Ey kavmim. . . Gerçekten ben, sizin üzerinize o endişeyle haykırışma sürecinin gelmesinden korkuyorum. "

 Ahmet Tekin = 'Ey kavmim, ben sizin adınıza, feryad-ü figan edilecek bir vâveylâ gününden korkuyorum.'

 Ahmet Varol = Ey kavmim! Ben sizin hakkınızda o çağrışma gününden korkuyorum.

 Ali Bulaç = "Ve ey kavmim, doğrusu ben sizin için o feryat (edeceğiniz kıyamet) gününden korkuyorum."

 Ali Fikri Yavuz = Ey Kavmim! Gerçekten ben, başınıza gelecek çağrışma gününden (imdad için birbirinizi yardıma çağıracağınız kıyamet gününden) korkuyorum.

 Ali Ünal = “Ey halkım! Gerçekten ben sizin hakkınızda, birbirinizden (boşuna) imdat isteyeceğiniz ve birbirinize lânet okuyacağınız günden de endişe ediyorum.

 Bayraktar Bayraklı = (32-33) “Ey kavmim! Gerçekten sizin için o bağırışıp çağırışma gününden, arkanıza dönüp kaçacağınız günden korkuyorum. Sizi Allah'tan kurtaracak kimse yoktur. Allah kimi saptırırsa, artık onu doğru yola iletecek de yoktur.”

 Bekir Sadak = «Ey milletim! Ahu figan gununden sizin hesabiniza korkuyorum.»

 Celal Yıldırım = «Ey milletim ! Doğrusu ben sizin için bağrış-çağrış (seslerinin yükseldiği bir) günden korkuyorum.

 Cemal Külünkoğlu = (32-33) “Ve ey kavmim! Doğrusu ben sizin için o feryat (edeceğiniz) ve arkanıza dönüp kaçmaya çalışacağınız günden korkuyorum. (O gün) sizi, Allah'(ın azabın)dan kurtaracak kimse yoktur. Allah, kimi (yaptıkları yüzünden) sapıklığa bırakırsa artık onu doğru yola iletecek de yoktur.”

 Diyanet İşleri (eski) = 'Ey milletim! Ahu figan gününden sizin hesabınıza korkuyorum.'

 Diyanet Vakfi = (32-33) «Ey kavmim! Gerçekten sizin için o bağrışıp çağrışma gününden, arkanıza dönüp kaçacağınız günden korkuyorum. Sizi Allah'tan (O'nun azabından) kurtaracak kimse yoktur. Allah kimi saptırırsa, artık onu doğru yola iletecek de yoktur.»

 Edip Yüksel = 'Halkım, sizin için Toplanma Gününden korkuyorum.'

 Elmalılı Hamdi Yazır = Hem ey kavmım! hakıkaten ben size o çığrışma gününden korkarım

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ve ey kavmim, ben sizin için o çağrışma gününden korkuyorum.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = «Ey kavmim! Ben size gelecek o çağrışma gününden (kıyamet gününden) korkuyorum.»

 Gültekin Onan = "Ve ey kavmim, doğrusu ben sizin için o feryat (edeceğiniz kıyamet) gününden korkuyorum."

 Harun Yıldırım = "Ey kavmim! Gerçekten sizin için o bağrışıp çağrışma gününden, korkuyorum.

 Hasan Basri Çantay = «Ey kavmim, hakıykat ben size karşı o bağrışıb çağırışma gününden endîşe etmekdeyim».

 Hayrat Neşriyat = (32-33) 'Ey kavmim! Doğrusu ben sizin için bağrışıp çağrışma gününden (kıyâmet gününden, hesab yerine) arkanızı dönen kimseler olarak (Cehenneme) gideceğiniz günden korkuyorum. (O gün) sizi Allah’(ın azâbın)dan kurtaracak hiçbir kimse yoktur. Bununla berâber Allah kimi (isyanındaki inadı yüzünden) dalâlete atarsa, artık onu hidâyete erdirecek hiçbir kimse yoktur.'

 İbni Kesir = Ey kavmim; doğrusu ben, sizin için o feryad gününden endişe ediyorum.

 Kadri Çelik = “Ve ey kavmim! Doğrusu ben sizin için o çığlık (basacağınız kıyamet) gününden korkuyorum.”

 Muhammed Esed = Ey kavmim! Sizin için, (sıkıntıyla) birbirinizi çağıracağınız Gün(ün, Hesap Günü'nün gelmesin)den korkuyorum;

 Mustafa İslamoğlu = "Ey Kavmim! Ben, herkesin birbirinden imdat dilediği o günün aleyhinize sonuçlanmasından korkuyorum.

 Ömer Nasuhi Bilmen = «Ve ey kavmim! Ben sizin üzerinize o feryâd ü figan edilecek günden korkuyorum.»

 Ömer Öngüt = "Ey kavmim! Âh-u figân gününden sizin hesabınıza korkuyorum. "

 Şaban Piriş = -Ey halkım, ben sizin için feryat gününden korkuyorum.

 Sadık Türkmen = Ey kavmim! Şüphesiz ben sizin için o feryat gününden korkuyorum;

 Seyyid Kutub = Ey kavmim, sizin için insanların korku ve dehşetten bağırıp birbirlerinden yardım isteyecekleri o çağırma gününden korkuyorum.

 Suat Yıldırım = "Ey benim milletim! Ben sizin hakkınızda o feryad u figan gününden, birbirinizden imdad isteyeceğiniz günden endişe ediyorum."

 Süleyman Ateş = Ey kavmim, sizin için o (Yüce Divâna) çağırma (yahut feryâd etme) gününden korkuyorum.

 Tefhim-ul Kuran = «Ve ey kavmim, doğrusu ben sizin için o feryat (edeceğiniz kıyamet) gününden korkuyorum.»

 Ümit Şimşek = 'Ey kavmim! Ben sizin hakkınızda o feryat ve figan gününden korkuyorum.

 Yaşar Nuri Öztürk = "Ey toplumum, sizin adınıza o bağırıp-çağrışma gününden korkuyorum."

 İskender Ali Mihr = Ve ey kavmim, muhakkak ki ben, sizin için feryat gününden (kıyâmet gününden) korkuyorum!

 İlyas Yorulmaz = Ey kavmim! Birbirinizi yardıma çağıracağınız günün azabının, sizin üzerinize gelmesinden korkuyorum. ”