Önceki Ayet Sonraki Ayet  
44. Sûre Duhân/33

 وَآتَيْنَاهُم مِّنَ الْآيَاتِ مَا فِيهِ بَلَاء مُّبِينٌ

  Ve âteynâhum minel âyâti mâ fîhi belâun mubîn(mubînun).

Kelime Karşılaştırma
ve âteynâ-hum : ve onlara verdik
min el âyâti : âyetlerden
: şey
fîhi : içinde
belâun : imtihan
mubînun : apaçık
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Onlara, içinde açık bir imtihan bulunan mûcizeler verdik.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ve onlara, apaçık nîmetleri muhtevi deliller verdik.

 Abdullah Parlıyan = Ve onlara her birine açık birer imtihan bulunan, ayet ve ibretlerimizden de verdik.

 Adem Uğur = Onlara, içinde açık bir imtihan bulunan işaretler verdik.

 Ahmed Hulusi = Onlara içinde apaçık bir imtihan olan işaretlerden verdik.

 Ahmet Tekin = Biz onlara, içinde apaçık imtihan bulunan mûcizeler, deliller de vermiştik.

 Ahmet Varol = Ve onlara ayetlerden (mucizelerden), her birinde apaçık bir imtihan bulunan şeyler verdik.

 Ali Bulaç = Ve onlara, her birinde açık birer imtihan bulunan ayetler verdik.

 Ali Fikri Yavuz = Ve onlara (denizin açılması, bıldırcın ve kudret helvası gibi) alâmetlerden öylesini vermiştik ki, onda büyük bir nimet vardı.

 Ali Ünal = Ve kendilerine pek çok mucizeler bahşettik; bu bahşedimizde açık bir imtihan da vardı.

 Bayraktar Bayraklı = Onlara, her birinde açıkça bir sınav olan âyetler verdik.

 Bekir Sadak = Onlarin, her birinde acikca bir imtihan bulunan, mucizeler verdik.

 Celal Yıldırım = Onlara öylesine açık belgeler, mu'cizeler verdik ki, herbirinde hem açık nîmet ve bereket, hem de imtihan vardı.

 Cemal Külünkoğlu = Biz onlara (denizin yarılması, bulutların gölge yapması, kudret helvası ve bıldırcın gibi) içinde apaçık bir imtihan bulunan mucizeler verdik.

 Diyanet İşleri (eski) = Onlara, her birinde açıkça bir imtihan bulunan, mucizeler verdik.

 Diyanet Vakfi = Onlara, içinde açık bir imtihan bulunan işaretler verdik.

 Edip Yüksel = Ve onlara, açık bir sınav olarak mucizeler verdik.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ve onlara âyetlerden öylesini vermiştik ki onda açık bir ni'met ile imtihan vardı

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ve onlara mucizelerden içinde apaçık bir imtihan bulunan nimetler vermiştik.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Biz onlara içinde apaçık bir imtihan bulunan mucizeler verdik.

 Gültekin Onan = Ve onlara, her birinde açık birer imtihan bulunan ayetler verdik.

 Harun Yıldırım = Ve onlara, her birinde açık birer imtihan bulunan ayetler verdik.

 Hasan Basri Çantay = Bir de onlara âyetlerden, her birinde açık birer imtihan (gizlenmiş) bulunan, şeyler verdik.

 Hayrat Neşriyat = Onlara, içinde apaçık bir imtihan bulunan mu'cizelerden de verdik.

 İbni Kesir = Onlara ayetlerden öylelerini verdik ki; her birinde açıkça bir imtihan vardı.

 Kadri Çelik = Ve onlara, her birinde açık birer imtihan bulunan ayetler verdik.

 Muhammed Esed = ve onlara açıkça bir sınavı haber veren (rahmetimizin) işaretler(ini) verdik.

 Mustafa İslamoğlu = ve onlara sınav olduğu ayan açık belli olan mucizevi işaretler ver(miş)tik.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve onlara kendisinde apaçık imtihan olan âyetlerden vermiştik.

 Ömer Öngüt = Onlara âyetlerden (mucizelerden) öylelerini verdik ki, her birinde açıkça bir imtihan vardı.

 Şaban Piriş = Onlara, içlerinde apaçık imtihanlar olan ayetler verdik.

 Sadık Türkmen = Onlara içinde apaçık bir belâ bulunan, işâretler (mucizeler) verdik.

 Seyyid Kutub = Onlara, içinde açık bir imtihan bulunan ayetler verdik.

 Suat Yıldırım = Onlara, açık ve zahir nimetleri ortaya koyan nice mûcizevî haller verdik.

 Süleyman Ateş = Onlara, içinde açık bir sınav bulunan âyetler verdik.

 Tefhim-ul Kuran = Ve onlara, her birinde açık birer imtihan bulunan ayetler verdik.

 Ümit Şimşek = Kendilerine, herbirinde aşikâr bir imtihan bulunan âyetler verdik.

 Yaşar Nuri Öztürk = Onlara, içinde açık bir imtihan bulunan ayetler vermiştik.

 İskender Ali Mihr = Ve onlara, içinde apaçık imtihan olan âyetlerden (mucizelerden) verdik.

 İlyas Yorulmaz = Onlara, içlerinde İsrail oğullarını deneyen açık ayetleri verdik.