Önceki Ayet Sonraki Ayet  
34. Sûre Sebe’/35

 وَقَالُوا نَحْنُ أَكْثَرُ أَمْوَالًا وَأَوْلَادًا وَمَا نَحْنُ بِمُعَذَّبِينَ

  Ve kâlû nahnu ekseru emvâlen ve evlâden ve mâ nahnu bi muazzebîn(muazzebîne).

Kelime Karşılaştırma
ve kâlû : ve dediler
nahnu : biz
ekseru : daha çok
emvâlen : mallar (mal olarak)
ve evlâden : ve çocuklar (evlât olarak)
ve mâ nahnu : ve biz değiliz
bi muazzebîne : azap edilecek olanlar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Yine, “Bizim mallarımız ve çocuklarımız daha çoktur. Bize azap edilmeyecektir” demişlerdi.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ve biz demişlerdi, mal bakımından da daha fazla mala sâhibiz, evlât bakımından da topluluğumuz daha çok ve bize azâp edilemez.

 Abdullah Parlıyan = Hem diyorlar ki: “Servet ve soy sop olarak biz, sizden daha güçlüyüz ve bu gücümüzden dolayı da, azaba uğratılmayacağız!”

 Adem Uğur = Ve dediler ki: Biz malca ve evlâtça daha çoğuz, biz azaba uğratılacak da değiliz.

 Ahmed Hulusi = Dahi dediler ki: "Biz hem servetimiz hem de evlatlarımız yönünden daha güçlüyüz. . . Biz azaba uğramayız!"

 Ahmet Tekin = 'Bizim çok paramız, servetimiz, çocuklarımız, gücümüz var. Bizim gibiler cezalandırılmazlar.' dediler.

 Ahmet Varol = Yine: 'Bizim mallarımız ve çocuklarımız daha çok. Biz azaplandırılacak da değiliz' dediler.

 Ali Bulaç = Ve: "Biz mallar ve evlatlar bakımından daha çoğunluktayız ve bir azaba uğratılacak da değiliz" de demişlerdir.

 Ali Fikri Yavuz = Bir de (o refah düşkünleri) dediler ki: “- (Ey Peygamberler), biz mallar ve çocuklar bakımından (sizden) daha fazlayız. (Allah dünyada bize bu kadar mal ihsan ettikten sonra artık ahirette) biz azaba uğratılmayız.”

 Ali Ünal = Üstelik, “Bizim malımız da evlâdımız da sizinkinden daha fazla, sizden daha güçlüyüz. Biz, öyle azap falan da görecek değiliz!” demişlerdir.

 Bayraktar Bayraklı = Yine dediler ki: “Mallarımız ve çocuklarımız daha fazladır; biz azaba uğratılacak değiliz.”

 Bekir Sadak = «allari ve cocuklari en cok olan bizleriz, azaba ugratilacak da degiliz» derlerdi.

 Celal Yıldırım = Hem diyorlar ki, «biz malca da, evlâdca da daha çoğuz ve biz azaba da uğratılacak değiliz.»

 Cemal Külünkoğlu = Ve yine dediler ki “Biz mallar ve evlatlar bakımından daha çoğunluktayız ve biz azaba uğratılacak da değiliz.”

 Diyanet İşleri (eski) = Ve dediler ki: 'Malları ve çocukları en çok olan bizleriz, azaba uğratılacak da değiliz'

 Diyanet Vakfi = Ve dediler ki: Biz malca ve evlâtça daha çoğuz, biz azaba uğratılacak da değiliz.

 Edip Yüksel = Hatta, 'Bizim paramız ve çocuklarımız daha çoktur; biz cezalandırılmayacağız,' dediler.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ve dediler ki «biz emvalce de daha çoğuz evlâdca da ve biz ta'zib olunmayız»

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ve dediler ki: «Biz malca da daha çoğuz, evlatça da ve bize azap edilmez.»

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ve yine dediler ki: «Biz malca da daha çoğuz, evlatça da, bize azab edilmez.»

 Gültekin Onan = Ve: "Biz mallar ve evlatlar bakımından daha çoğunluktayız ve bir azaba uğratılacak da değiliz" de demişlerdir.

 Harun Yıldırım = Ve dediler ki: Biz malca ve evlâtça daha çoğuz, biz azaba uğratılacak da değiliz.

 Hasan Basri Çantay = Ve: «Biz, dediler, mallarca da, evlâdca da daha çoğuz. Biz azâb edileceklerden değiliz».

 Hayrat Neşriyat = Bir de: 'Biz mallar ve çocuklar cihetiyle (mü’minlerden) daha fazlayız ve biz azâba uğratılacak kimseler değiliz' dediler.

 İbni Kesir = Ve dediler ki: Biz, malca ve evladca daha çoğuz. Hem biz, azab edilecekler değiliz.

 Kadri Çelik = Ve “Biz mallar ve evlatlar bakımından daha çoğunluktayız ve biz azaba uğratılacak da değiliz” demişlerdir.

 Muhammed Esed = ve sonra eklerler, "Servet ve soy olarak biz (sizden daha) güçlüyüz ve (bu gücümüz sayesinde) azaba uğratılmayacağız!"

 Mustafa İslamoğlu = Yine, "Biz servet soy açısından sizden daha güçlüyüz: bu durumda bizim cezaya çarptırılmamız söz konusu olamaz" derler.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve dediler ki: «Biz emvâlce ve evlatca daha çoğuz ve biz azap görecek kimseler değiliz.»

 Ömer Öngüt = "Biz malca ve evlatça da çoğuz, biz azaba uğratılacak da değiliz. " derlerdi.

 Şaban Piriş = -Bizim malımız ve evladımız daha çok. Biz, azap görecek de değiliz, dediler.

 Sadık Türkmen = Dediler ki: “Biz malca ve evlâtça daha çoğuz, bizler azaba uğratılacak değiliz.”

 Seyyid Kutub = Bizim herkesten çok servetimiz ve evlâdımız vardır, bizim azaba çarptırılmamız söz konusu değildir.

 Suat Yıldırım = Ve ilave ettiler: "Bizim malımız da, evladımız da sizinkinden daha fazla, sizden daha güçlüyüz. Biz öyle iddia ettiğiniz gibi azaba falan da uğrayacak değiliz!"

 Süleyman Ateş = Ve dediler ki: "Biz malca ve evlatça daha çoğuz, biz azâba uğratılacak değiliz."

 Tefhim-ul Kuran = Ve: «Biz mallar ve evlatlar bakımından daha çoğunluktayız ve biz azaba uğratılacak da değiliz» de demişlerdir.

 Ümit Şimşek = Ve dediler ki: 'Bizim malımız da, evlâdımız da sizden çok; biz azaba uğratılmayız.'

 Yaşar Nuri Öztürk = Şunu da söylemişlerdir: "Biz, malca da evlatça da çoğuz. Azaba uğratılacak olanlar, bizler değiliz."

 İskender Ali Mihr = Ve: "Biz, mal ve evlât olarak daha çoğuz. Ve biz, azap edilecek olanlar değiliz." dediler.

 İlyas Yorulmaz = O seçkinler “Biz sizden mal ve evlat sayısı bakımından daha çoğunluktayız (güçlüyüz) ve bize azap ta dokunmayacak” dediler.