Önceki Ayet Sonraki Ayet  
69. Sûre Hâkka/49

 وَإِنَّا لَنَعْلَمُ أَنَّ مِنكُم مُّكَذِّبِينَ

  Ve innâ le na’lemu enne minkum mukezzibîn(mukezzibîne).

Kelime Karşılaştırma
ve innâ : ve muhakkak ki biz
le na’lemu : elbette biliyoruz
enne : olduğunu
min-kum : sizden
mukezzibîne : yalanlayanlar, inanmayanlar, inkâr edenler
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Şüphesiz biz, içinizden yalanlayanların olduğunu elbette biliyoruz.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ve şüphe yok ki biz, elbette biliriz, sizden, yalanlayanlar vardır.

 Abdullah Parlıyan = Elbette biz içinizde O Kur'ân'ı yalanlayacakların bulunacağını çok iyi biliriz.

 Adem Uğur = İçinizde (onu) yalan sayanlar bulunduğunu şüphesiz bilmekteyiz.

 Ahmed Hulusi = Muhakkak ki biz, yalanlayanlarınızı elbette biliyoruz.

 Ahmet Tekin = Biz içinizde Kur’ân’ı yalanlayanların bulunduğunu elbette biliyoruz.

 Ahmet Varol = Elbette biz sizin içinizde yalanlayanlar olduğunu biliyoruz.

 Ali Bulaç = Elbette Biz, içinizde yalanlayanların bulunduğunu biliyoruz.

 Ali Fikri Yavuz = Doğrusu, biz de biliyoruz ki, sizden inanmıyanlar var.

 Ali Ünal = İçinizde onu yalanlayanların bulunduğunu elbette biliyoruz.

 Bayraktar Bayraklı = (48-49) Şüphesiz Kur'ân, takvâ sahipleri için bir öğüttür. İçinizde onu yalanlayanların olduğunu elbette biliyoruz.

 Bekir Sadak = Icinizde yalanlayanlar bulundugunu suphesiz bilmekteyiz.

 Celal Yıldırım = Biz, elbette sizden (Kur'ân'ı) yalan sayanları biliriz.

 Cemal Külünkoğlu = Elbette biz, içinizde (Hakkı) yalanlayanların bulunduğunu biliyoruz.

 Diyanet İşleri (eski) = İçinizde yalanlayanlar bulunduğunu şüphesiz bilmekteyiz.

 Diyanet Vakfi = İçinizde (onu) yalan sayanlar bulunduğunu şüphesiz bilmekteyiz.

 Edip Yüksel = İçinizden yalanlayanlar olduğunu iyi biliyoruz.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Bununla beraber biz biliyoruz ki sizden inanmıyanlar var

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Bununla beraber Biz biliyoruz ki, sizden inanmayanlar var.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Bununla beraber biz biliyoruz ki sizden inanmayanlar var.

 Gültekin Onan = Elbette biz, içinizde yalanlayanların bulunduğunu biliyoruz.

 Harun Yıldırım = Biz, sizden yalanlayanların olduğunu elbette biliyoruz.

 Hasan Basri Çantay = İçinizde (onu) yalan sayanlar bulunduğunu şüphesiz bilmekteyiz.

 Hayrat Neşriyat = Ve şübhesiz ki biz, içinizden (onu) yalanlayanlar olduğunu gerçekten biliyoruz.

 İbni Kesir = İçinizde yalanlayanlar bulunduğunu Biz de bilmekteyiz.

 Kadri Çelik = Bununla beraber Biz biliyoruz ki, sizden inanmayanlar var.

 Muhammed Esed = Ve bakın, içinizde onu yalanlayacakların bulunduğunu iyi biliriz:

 Mustafa İslamoğlu = Ama kesinlikle Biz, sizden yalanlayacak olanların çıkacağını da çok iyi biliyoruz.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Biz, sizden yalanlayanların olduğunu elbette biliyoruz.

 Ömer Öngüt = Bununla beraber biz biliyoruz ki, içinizde onu yalanlayanlar vardır.

 Şaban Piriş = Elbette biz, biliyoruz ki içinizden yalanlayanlar vardır.

 Sadık Türkmen = Şüphesiz biz, içinizden yalanlayanlar bulunduğunu biliyoruz.

 Seyyid Kutub = Elbette biz, içinizde yalanlayanların bulunduğunu biliyoruz.

 Suat Yıldırım = Ve bakın, içinizde onu yalanlayacakların bulunduğunu iyi biliriz:

 Süleyman Ateş = Ama kesinlikle Biz, sizden yalanlayacak olanların çıkacağını da çok iyi biliyoruz.

 Tefhim-ul Kuran = Elbette biz, içinizde yalanlayanların bulunduğunu biliyoruz.

 Ümit Şimşek = Bununla beraber biz biliyoruz ki, içinizde onu yalanlayanlar vardır.

 Yaşar Nuri Öztürk = Elbette biz, biliyoruz ki içinizden yalanlayanlar vardır.

 İskender Ali Mihr = Ve muhakkak ki Biz, sizden (içinizde) tekzip edenler olduğunu (yalanlayanları) elbette biliyoruz.

 İlyas Yorulmaz = Bizde, sizin içinizden kimler onu yalanlayacak, bilelim.