Önceki Ayet Sonraki Ayet  
68. Sûre Kalem/5

 فَسَتُبْصِرُ وَيُبْصِرُونَ

  Fe se tubsıru ve yubsırûn(yubsırûne).

Kelime Karşılaştırma
fe : o zaman, artık
se- tubsıru : göreceksin
ve yubsırûne : ve onlar görecekler
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (5-6) Hanginizin deli olduğunu yakında sen de göreceksin, onlar da görecekler.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Yakında sen de görürsün ve onlar da görürler.

 Abdullah Parlıyan = Yakında sen de görürsün, seni şimdi küçümseyenler de görecekler

 Adem Uğur = (Sen de) göreceksin, onlar da görecekler,

 Ahmed Hulusi = Yakında sen de göreceksin, onlar da görecekler;

 Ahmet Tekin = Bunu, sen insanlığa anlatarak, öğreterek göstereceksin, inanmayanlar da görecekler, anlayacaklar.

 Ahmet Varol = Yakında sen de göreceksin onlar da görecekler.

 Ali Bulaç = Artık yakında göreceksin ve onlar da görecekler.

 Ali Fikri Yavuz = Yakında göreceksin, onlar da (akıbetlerini) görecekler;

 Ali Ünal = Yakında sen de göreceksin, onlar da görecekler,

 Bayraktar Bayraklı = (5-6) Hanginizde delilik olduğunu yakında sen de göreceksin, onlar da görecekler.

 Bekir Sadak = (5-6) Hanginizin aklindan zoru oldugunu yakinda sen de goreceksin, onlar da gorecekler.

 Celal Yıldırım = (5-6) Yakında kimlerin fitneye uğramış çılgın olduğunu sen de göreceksin, onlar da görecekler.

 Cemal Külünkoğlu = (5-6) Hanginizin deli olduğunu yakında sen de göreceksin, onlar da görecekler.

 Diyanet İşleri (eski) = (5-6) Hanginizin aklından zoru olduğunu yakında sen de göreceksin, onlar da görecekler.

 Diyanet Vakfi = (5-6) Hanginizde delilik olduğunu yakında sen de göreceksin, onlar da.

 Edip Yüksel = Sen de göreceksin, onlar da görecekler;

 Elmalılı Hamdi Yazır = Yakında göreceksin ve görecekler

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Yakında göreceksin ve görecekler,

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Sen de göreceksin, onlar da görecek.

 Gültekin Onan = Artık yakında göreceksin ve onlar da görecekler.

 Harun Yıldırım = Yakında göreceksin, ve görecekler;

 Hasan Basri Çantay = Yakında göreceksin, onlar da görecekler,

 Hayrat Neşriyat = (5-6) Artık hanginizin fitneye tutulmuş (bir mecnun) olduğunu, yakında (sen de)göreceksin ve (onlar da) görecekler!

 İbni Kesir = Yakında sen de göreceksin, onlar da görecekler;

 Kadri Çelik = Artık yakında göreceksin ve onlar da görmüş olacaklar.

 Muhammed Esed = ve (bir gün) sen de göreceksin, onlar, (şimdi seni küçümseyenler) de görecekler,

 Mustafa İslamoğlu = ve bir gün gelecek, sen de göreceksin onlar da görecekler;

 Ömer Nasuhi Bilmen = (5-6) Artık yakında göreceksin ve göreceklerdir, fitneye uğramış olan hanginiz imiş?

 Ömer Öngüt = Yakında sen de göreceksin, onlar da görecekler.

 Şaban Piriş = Sen de göreceksin, onlar da görecekler..

 Sadık Türkmen = Sen de göreceksin, onlar da görecekler;

 Seyyid Kutub = Sen de göreceksin, onlar da görecekler.

 Suat Yıldırım = Yakında göreceksin, onlar da görecekler.

 Süleyman Ateş = (Sen de) Göreceksin, onlar da görecekler;

 Tefhim-ul Kuran = Artık yakında göreceksin ve onlar da görmüş olacaklar.

 Ümit Şimşek = Sen de göreceksin, onlar da görecekler:

 Yaşar Nuri Öztürk = Yakında göreceksin, onlar da görecekler,

 İskender Ali Mihr = Artık yakında sen göreceksin ve onlar da görecekler.

 İlyas Yorulmaz = (Bunun sonucunu zamanla) Sende göreceksin, onlarda (seni inkâr edenlerde) görecekler.