Önceki Ayet Sonraki Ayet  
7. Sûre A’râf/66

 قَالَ الْمَلأُ الَّذِينَ كَفَرُواْ مِن قَوْمِهِ إِنَّا لَنَرَاكَ فِي سَفَاهَةٍ وِإِنَّا لَنَظُنُّكَ مِنَ الْكَاذِبِينَ

  Kâlel meleullezîne keferû min kavmihî innâ le nerâke fî sefâhetin ve innâ le nezunnuke minel kâzibîn(kâzibîne).

Kelime Karşılaştırma
kâle : dedi
el meleu ellezîne : ileri gelen kimseler
keferû : inkâr edenler, küfredenler, kâfirler
min kavmi-hi : onun kavminden, kendi kavminden
innâ : muhakkak ki biz
le nerâ-ke : mutlaka, gerçekten seni görüyoruz
fî sefâhetin : bir sefihliğin (aptallığın) içinde
ve innâ : ve muhakkak ki biz
le nezunnu-ke : biz seni mutlaka, kesinlikle zannediyoruz
min el kâzibîne : yalancılardan
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Kavminin ileri gelenlerinden inkâr edenler dediler ki: “Şüphesiz, biz seni akıl kıtlığı içinde görüyoruz. Biz senin mutlaka yalancılardan biri olduğuna inanıyoruz.”

 Abdulbaki Gölpınarlı = Kavminin kâfir olanlarından ileri gelenler, şüphe yok ki dediler, biz seni sapıklık, bilgisizlik içine dalmış görmedeyiz ve sanıyoruz ki yalancılardansın sen.

 Abdullah Parlıyan = Kavmi arasından, Allah'tan gelen gerçeği tanımaya yanaşmayanların önde gelenleri: “Doğrusu biz seni, aklı kıt biri olarak görüyoruz ve üstelik yalancının biri olduğunu sanıyoruz.”

 Adem Uğur = Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: Biz seni kesinlikle bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz.

 Ahmed Hulusi = Halkından, hakikat bilgisini inkâr etmekte olan o toplumun ileri gelenleri dedi ki: "Seni çılgınlık içinde görüyoruz. . . Biz senin yalancı olduğunu zannediyoruz. "

 Ahmet Tekin = Kavminden kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar ile küfre saplanan kodamanlar:'Biz seni bir aptallık bir çılgınlık içinde görüyoruz. Senin, kesinlikle yalancılardan olduğunu zannediyoruz.' dediler.

 Ahmet Varol = Kavminden inkar eden ileri gelenler: 'Biz seni akli yetersizlik içinde görüyor ve senin yalancılardan olduğunu sanıyoruz' dediler.

 Ali Bulaç = Kavminin önde gelenlerinden inkâr edenler dediler ki: "Gerçekte biz seni 'aklî bir yetersizlik' içinde görüyoruz ve doğrusu biz senin yalancılardan olduğunu sanıyoruz."

 Ali Fikri Yavuz = Hûd’un kavminden küfre varan seçkin bir topluluk şöyle cevap verdi: “-Gerçekten biz, seni, bir çılgınlık içinde görüyoruz ve seni, hakikaten yalancılardan sanıyoruz.”

 Ali Ünal = Halkı içinde söz sahibi ve küfürde kökleşmiş önde gelenler, “Seni bir çılgınlık, bir beyinsizlik içinde bocalar görüyor ve senin gerçekten yalancılardan biri olduğuna inanıyoruz!” mukabelesinde bulundular.

 Bayraktar Bayraklı = Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: “Biz seni kesinlikle bir akılsızlık içinde görüyoruz ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz.”

 Bekir Sadak = Milletinin inkarci ileri gelenleri, «Biz senin beyinsiz oldugunu goruyor ve seni yalancilardan saniyoruz» dediler.

 Celal Yıldırım = Kavminden inkarcı ileri gelenler, ona: «Doğrusu biz seni bir beyinsizlik ve çılgınlık içinde (bocalar) görüyor ve elbette seni yalancılardan biri sayıyoruz» dediler.

 Cemal Külünkoğlu = Halkından ileri gelen inkârcılar ona: “Biz seni aptal olarak görüyoruz ve bir yalancı olduğunu sanıyoruz” dediler.

 Diyanet İşleri (eski) = Milletinin inkarcı ileri gelenleri, 'Biz senin beyinsiz olduğunu görüyor ve seni yalancılardan sanıyoruz' dediler.

 Diyanet Vakfi = Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: Biz seni kesinlikle bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz.

 Edip Yüksel = Halkından ileri gelen inkarcılar, 'Biz seni beyinsizlik içinde görüyoruz. Biz seni yalancı sanıyoruz.'

 Elmalılı Hamdi Yazır = Kavminden o küfre dalmış cumhur cemaat dediler ki: Her halde biz seni bir çılgınlık içinde görüyoruz ve her halde seni biz yalancılardan biri zannediyoruz

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Kavminden o küfre dalmış olan cumhur cemaat =ileri gelenler: «Gerçekten biz, seni bir çılgınlık içinde görüyoruz ve muhakkak seni yalancılardan biri sanıyoruz.» dediler.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: «Biz seni bir çılgınlık içinde görüyoruz, ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz.»

 Gültekin Onan = Kavminin önde gelenlerinden küfredenler dediler ki: "Gerçekte biz seni 'akli bir yetersizlik' içinde görüyoruz ve doğrusu biz senin yalancılardan olduğunu sanıyoruz."

 Harun Yıldırım = Kavminin ileri gelenlerinden kâfirler dediler ki: “Gerçekten de biz seni akılsızlık içinde görüyoruz doğrusu biz seni yalancılardan sanıyoruz.”

 Hasan Basri Çantay = Kavminin ileri gelenlerinden kâfir bir cemâat de: «Biz seni muhakkak bir beyinsizlik içinde görüyoruz, seni muhakkak yalancılardan sanıyoruz» dedi.

 Hayrat Neşriyat = Kavminden inkâr eden ileri gelenler: 'Şübhesiz ki biz, gerçekten seni bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve doğrusu biz, gerçekten seni yalancılardan zannediyoruz' dedi(ler).

 İbni Kesir = Kavminin ileri gelenlerinden küfretmiş olanlar: Gerçekten biz, seni beyinsizlik içinde görüyoruz ve doğrusu biz, seni yalancılardan sanıyoruz, dediler.

 Kadri Çelik = Kavminin önde gelenlerinden küfre sapanlar, “Biz senin bir beyinsizlik içinde olduğunu görüyor ve seni yalancılardan sanıyoruz” dediler.

 Muhammed Esed = Kavmi arasından gerçeği tanımaya yanaşmayanların önde gelenleri: "Doğrusu, biz seni aklı kıt biri olarak görüyoruz ve üstelik yalancının biri olduğunu sanıyoruz!"

 Mustafa İslamoğlu = Toplumunun inkarda direnen seçkinleri, "Gerçekte biz seni akıl zafiyetine uğramış biri olarak görüyoruz; üstelik biz senin yalan söylediğini düşünüyoruz" diye cevap verdiler.

 Ömer Nasuhi Bilmen = O'nun kavminden kâfir olan bir cemaat dedi ki: «Muhakkak biz seni sefahat içinde görüyoruz. Ve biz seni herhalde yalancılardan sanıyoruz.»

 Ömer Öngüt = Kavminden ileri gelen kâfirler: “Doğrusu biz seni bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve seni yalancılardan sanıyoruz. ” dediler.

 Şaban Piriş = Kavminden kafir olan ileri gelenleri: -Biz, senin beyinsizlik içinde olduğunu görüyoruz. Zannediyoruz ki sen yalancılardansın, dediler.

 Sadık Türkmen = Kavminden inkârcıların ileri gelenleri dediler ki: “Biz seni bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve doğrusu seni yalancılardan sanıyoruz.”

 Seyyid Kutub = Soydaşlarının ileri gelen kâfirleri O'na 'Biz seni aptal olarak görüyoruz ve bir yalancı olduğunu sanıyoruz' dediler.

 Suat Yıldırım = Kavminin kâfir yetkilileri: "Biz, dediler, seni bir çılgınlık, bir beyinsizlik içinde bocalar görüyoruz ve senin yalancılardan biri olduğunu düşünüyoruz."

 Süleyman Ateş = Kavminden ileri gelen inkârcılar dediler ki: "Biz seni bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve biz seni yalancılardan sanıyoruz!"

 Tefhim-ul Kuran = Kavminin önde gelenlerinden küfre sapanlar dediler ki: «Gerçekte biz seni 'aklî bir yetersizlik' içinde görmekteyiz ve doğrusu biz senin yalancılar olduğunu da sanmaktayız.»

 Ümit Şimşek = Kavminin ileri gelen kâfirleri, 'Biz seni apaçık bir beyinsizlik içinde görüyor ve yalancının biri olduğunu düşünüyoruz' dediler.

 Yaşar Nuri Öztürk = Toplumunun inkarcı kodamanları dediler ki: "Biz seni bir beyinsizliğe düşmüş görüyoruz ve kesinlikle yalancılardan olduğunu düşünüyoruz."

 İskender Ali Mihr = Onun kavminden, ileri gelenlerden inkâr edenler şöyle dedi: “Muhakkak ki biz, seni bir sefihliğin (aptallığın) içinde görüyoruz. Ve gerçekten biz, seni kesinlikle yalancılardan zannediyoruz.”

 İlyas Yorulmaz = Kavminin hakikatları inkâr eden ileri gelenleri “Biz seni, beynini kullanamayan birisi olarak görüyoruz ve senin yalancı birisi olduğunu zannediyoruz” dediler.