Önceki Ayet Sonraki Ayet  
67. Sûre Mülk/7

 إِذَا أُلْقُوا فِيهَا سَمِعُوا لَهَا شَهِيقًا وَهِيَ تَفُورُ

  İzâ ulkû fîhâ semiû lehâ şehîkan ve hiye tefûr(tefûru).

Kelime Karşılaştırma
izâ : olduğu zaman
ulkû : atıldılar
fî-hâ : onun içine
semiû : işittiler
lehâ : onun
şehîkan : uğultusu, gürlemesi
ve hiye : ve o
tefûru : kaynayan, kaynar halde
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Oraya atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı korkunç uğultuyu işitirler.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Oraya atıldılar mı duyarlar ki cehennem, kesik kesik nefes almada ve coşup kaynıyor o.

 Abdullah Parlıyan = Bunlar cehenneme atıldıklarında onun kaynarken çıkardığı öfkeli homurtusunu işitirler.

 Adem Uğur = Oraya atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı uğultuyu işitirler.

 Ahmed Hulusi = Onun içine atıldıklarında, o kaynayarak fışkırırken, onun gümbürtüsünü işitirler!

 Ahmet Tekin = Onlar Cehennem’e atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı uğultuya, homurtuya kulak verirler.

 Ahmet Varol = Oraya atıldıklarında onun kaynarken çıkardığı korkunç sesini duyarlar.

 Ali Bulaç = İçine atıldıkları zaman, kaynayıp feveran ederken onun korkunç homurtusunu işitirler.

 Ali Fikri Yavuz = İçine atıldıkları zaman, cehennemin korkunç sesini işitirler ki, (kendilerini) kaynatıyordur.

 Ali Ünal = Onlar oraya atıldıklarında, Cehennem’in (onları yutmak için) homurtularla nasıl içine doğru nefes alıp, uğulduya uğulduya kaynadığını işitirler.

 Bayraktar Bayraklı = Onlar cehenneme atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı sesi duyacaklar.

 Bekir Sadak = Oraya atildiklari zaman, onun kaynarken cikardigi ugultuyu isitirler.

 Celal Yıldırım = Oraya itilip atılacakları zaman kaynayıp uğuldamanın kötü sesini işitirler.

 Cemal Külünkoğlu = (Onlar) oraya atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı korkunç uğultuyu işitirler (ve şok olurlar).

 Diyanet İşleri (eski) = Oraya atıldıkları zaman, onun kaynarken çıkardığı uğultuyu işitirler.

 Diyanet Vakfi = Oraya atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı uğultuyu işitirler.

 Edip Yüksel = Oraya atıldıkları zaman, onun kaynayıp tüterken uğultusunu işittiler

 Elmalılı Hamdi Yazır = İçine atıldıkları vakıt onun öyle bir hıçkırışını işidirler ki feveran ediyordur.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = İçine atıldıklarında onun kaynarken çıkan hıçkırışını işitirler.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Oraya atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı uğultuyu işitirler.

 Gültekin Onan = İçine atıldıkları zaman, kaynayıp feveran ederken onun korkunç homurtusunu işitirler.

 Harun Yıldırım = İçine atıldıkları zaman, kaynarken korkunç homurtusunu işitirler.

 Hasan Basri Çantay = Onun içine atıldıkları zaman onun kaynar haldeki bed sesini işitdiler (işidirler).

 Hayrat Neşriyat = Oraya atıldıkları zaman, onun şiddetli homurdanmasını işitirler; çünki o kaynıyordur!

 İbni Kesir = Oraya atıldıklarında; onun kaynarken çıkardığı uğultuyu işitirler.

 Kadri Çelik = İçine atılıp bırakıldıkları zaman, o kaynayıp feveran ederken onun korkunç homurtusunu işitirler.

 Muhammed Esed = Onlar, (cehennem)e atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı sesi duyacaklar,

 Mustafa İslamoğlu = Onlar oraya atıldıklarında, onun kaynayış homurtusunu işitecekler;

 Ömer Nasuhi Bilmen = Oraya atıldıkları zaman onun için bir hıçkırık işitmiş olurlar ve o, kaynar bir haldedir.

 Ömer Öngüt = Oraya atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı korkunç uğultusunu işitirler.

 Şaban Piriş = Oraya atıldıklarında onun kaynarken çıkardığı korkunç sesini duyarlar.

 Sadık Türkmen = İçine atıldıkları zaman, kaynayıp feveran ederken onun korkunç homurtusunu işitirler.

 Seyyid Kutub = Oraya atıldıklarında onun kaynarken çıkardığı uğultuyu işitirler.

 Suat Yıldırım = Onlar oraya atılınca, cehennemin müthiş homurtusunu, kaynaya kaynaya çıkardığı uğultuyu işitirler.

 Süleyman Ateş = Oraya atıldıkları zaman onun öfkeli homurtusunu işitirler, kaynıyor:

 Tefhim-ul Kuran = İçine atılıp bırakıldıkları zaman, o kaynayıp feveran ederken onun korkunç homurtusunu işitirler.

 Ümit Şimşek = Oraya atıldıklarında Cehennemin gürleyişini işitirler ki, kaynayıp duruyor.

 Yaşar Nuri Öztürk = Onun içine atıldıklarında, onun derinden gelen sesini işitirler. Feveran etmektedir o.

 İskender Ali Mihr = Oraya (cehenneme) atıldıkları zaman onun kaynayan korkunç sesini (gürlemesini) işittiler.

 İlyas Yorulmaz = İnkar edenler cehennemin içine atıldıklarında, kaynayan cehennemim çıkardığı sesi (fokurtuyu) duyacaklar.