Önceki Ayet Sonraki Ayet  
15. Sûre Hicr/84

 فَمَا أَغْنَى عَنْهُم مَّا كَانُواْ يَكْسِبُونَ

  Fe mâ agnâ anhum mâ kânû yeksibûn(yeksibûne).

Kelime Karşılaştırma
fe : böylece, buna rağmen, fakat
mâ agnâ : fayda vermedi
an-hum : onlardan, onlara
mâ kânû : oldukları şey(ler)
yeksibûne : kazanıyorlar, iktisap ediyorlar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Kazanmakta oldukları şeyler kendilerine bir fayda vermedi.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Kazandıkları mal ve servet, azâbı defedemedi onlardan.

 Abdullah Parlıyan = Kazandıkları mal ve servet, başlarına gelen azaptan onları kurtaramadı.

 Adem Uğur = Kazanmakta oldukları şeyler onlardan hiçbir zararı savmadı.

 Ahmed Hulusi = Kazandıkları, onları kurtaramadı.

 Ahmet Tekin = Yapmakta oldukları sığınaklar, güçleri, kazanmakta oldukları şeyler, onların başına gelenleri engelleyemedi.

 Ahmet Varol = Kazandıkları kendilerinden bir şeyi savamadı.

 Ali Bulaç = Buna rağmen kazandıkları şeyler, (uğrayacakları sondan kurtulmak için) onlara yetmedi.

 Ali Fikri Yavuz = Böylece elde ettikleri muhkem evlerin, mal ve evlâdların kendilerine hiç faydası olmadı.

 Ali Ünal = Elde ettikleri onca kazanç ve imkânlar, kendilerine hiçbir fayda vermedi.

 Bayraktar Bayraklı = Kazandıkları kendilerine hiçbir yarar sağlamadı.

 Bekir Sadak = Yaptiklari kendilerine bir fayda saglamadi.

 Celal Yıldırım = Artık elde ettikleri şeylerin kendilerine hiç de yararı olmadı.

 Cemal Külünkoğlu = Yaptıkları şeylerin (oydukları köşklerin) onlara hiçbir faydası olmadı.

 Diyanet İşleri (eski) = Yaptıkları kendilerine bir fayda sağlamadı.

 Diyanet Vakfi = Kazanmakta oldukları şeyler onlardan hiçbir zararı savmadı.

 Edip Yüksel = Kazandıklarının hiç biri onları kurtaramadı.

 Elmalılı Hamdi Yazır = de o kesb edegeldikleri şeylerin kendilerine hiç faidesi olmadı.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Kazanmakta oldukları şeylerin kendilerine hiç faydası olmadı.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Kazanmakta oldukları şeyler, onlardan hiçbir zararı savmadı.

 Gültekin Onan = Buna rağmen kazandıkları şeyler, (uğrayacakları sondan kurtulmak için) onlara yetmedi.

 Harun Yıldırım = Kazanmakta oldukları şeyler onlardan hiçbir zararı savmadı.

 Hasan Basri Çantay = Binâen'aleyh kazanageldikleri (irtikâb etdikleri) o şeyler kendilerinden (hiç bir azabı) defi edemedi.

 Hayrat Neşriyat = Artık kazanmakta oldukları şeylerin, onlara hiçbir faydası olmadı.

 İbni Kesir = Binaenaleyh yaptıkları da kendilerine bir fayda sağlamadı.

 Kadri Çelik = Böylece kazandıkları şeyler, onları (Allah'tan) müstağni kılmadı.

 Muhammed Esed = ellerine geçirdikleri (güç) kendilerine bir yarar sağlamadı.

 Mustafa İslamoğlu = ve elde ettiklerinden hiçbir şey onların başından belayı savamadı.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Artık o kazanageldikleri şeyleri kendilerini kurtaramadı.

 Ömer Öngüt = Kazanmakta oldukları şeyler, kendilerinden hiçbir şeyi savamadı.

 Şaban Piriş = Kazandıkları onlara bir fayda sağlamadı.

 Sadık Türkmen = Kazanmış oldukları şeyler, onlardan hiçbir şeyi savamadı.

 Seyyid Kutub = Oydukları köşkler hiçbir işlerine yaramadı.

 Suat Yıldırım = Kazanıp ele geçirdikleri mal ve imkânlar hiçbir fayda vermedi kendilerine.

 Süleyman Ateş = Kazandıkları, kendilerinden hiçbir şeyi savamadı.

 Tefhim-ul Kuran = Buna rağmen kazandıkları şeyler, (uğrayacakları sondan kurtarmaya) onlara yetmedi.

 Ümit Şimşek = Kazandıkları şeylerin onlara hiçbir yararı olmadı.

 Yaşar Nuri Öztürk = Kazanıp durdukları şeylerin kendilerine hiçbir yararı olmadı.

 İskender Ali Mihr = Böylece, iktisab ettikleri (kazanmış oldukları) şeyler, onlara bir fayda vermedi.

 İlyas Yorulmaz = Ama, yaptıkları o güvenli evlerin onlara hiçbir faydası olmadı.