Önceki Ayet Sonraki Ayet  
19. Sûre Meryem/89

 لَقَدْ جِئْتُمْ شَيْئًا إِدًّا

  Lekad ci’tum şey’en iddâ(idden).

Kelime Karşılaştırma
lekad : andolsun
ci’tum : geldiniz, yaptınız
şey’en : bir şey
idden : çok kötü, korkunç
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Andolsun, siz çok çirkin bir şey ortaya attınız.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Andolsun ki pek çirkin bir söz söylediniz.

 Abdullah Parlıyan = Andolsun ki, pek çirkin bir söz söylediniz.

 Adem Uğur = Hakikaten siz, pek çirkin bir şey ortaya attınız.

 Ahmed Hulusi = Andolsun ki pek çirkin bir şey yaptınız.

 Ahmet Tekin = Çok çirkin bir şey ortaya attınız.

 Ahmet Varol = Andolsun siz, çok çirkin bir şey ortaya attınız.

 Ali Bulaç = Andolsun, siz oldukça çirkin bir cesarette bulunup geldiniz.

 Ali Fikri Yavuz = Yemin olsun ki, siz çok çirkin bir şey söylediniz.

 Ali Ünal = Böyle diyen sizler, gerçekten ne çirkin bir şey ortaya attınız!

 Bayraktar Bayraklı = Gerçekten siz, pek çirkin bir şey ortaya attınız.

 Bekir Sadak = And olsun ki, ortaya pek kotu bir sey attiniz.

 Celal Yıldırım = And olsun ki, çok çirkin ve de büyük bir söz ortaya getirip attınız.

 Cemal Külünkoğlu = Andolsun ki, (bunu söylemekle) siz gerçekten çok çirkin bir iddia ortaya atmış oldunuz.

 Diyanet İşleri (eski) = And olsun ki, ortaya pek kötü bir şey attınız.

 Diyanet Vakfi = Hakikaten siz, pek çirkin bir şey ortaya attınız.

 Edip Yüksel = Siz, küstahça bir tez ileri sürdünüz.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Kasem olsun pek ağır pek şeni' bir cür'ette bulundunuz

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Andolsun ki, pek ağır, pek çirkin bir iddiaya cüret ettiniz.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Yemin olsun ki, siz çok çirkin bir şey söylediniz.

 Gültekin Onan = Andolsun, siz oldukça çirkin bir cesarette bulunup geldiniz.

 Harun Yıldırım = Hakikaten siz, pek çirkin bir şey ortaya attınız.

 Hasan Basri Çantay = Andolsun ki siz pek çirkin bir şey söylediniz.

 Hayrat Neşriyat = And olsun ki, (siz) pek çirkin bir şey (iddiâsı) ile geldiniz.

 İbni Kesir = Andolsun ki; ortaya çok kötü bir şey attınız.

 Kadri Çelik = Hakikaten siz, pek çirkin bir iddiada bulundunuz.

 Muhammed Esed = (Bunu söylemekle) siz gerçekten çok çirkin bir iddia ortaya atmış oldunuz.

 Mustafa İslamoğlu = Doğrusu siz öyle dehşet verici bir iddiada bulundunuz ki;

 Ömer Nasuhi Bilmen = Andolsun ki, pek çirkin bir şey olarak (meydana) gelmiş oldunuz.

 Ömer Öngüt = Andolsun ki siz, pek çirkin bir şey ortaya attınız.

 Şaban Piriş = Andolsun ki çok kötü bir şey ortaya attınız.

 Sadık Türkmen = Siz, küstahça bir tez ileri sürdünüz.

 Seyyid Kutub = Sizler, böyle demekle son derece çirkin bir iddia ileri sürdünüz.

 Suat Yıldırım = Böyle diyen sizler, pek çirkin bir şey ortaya attınız!

 Süleyman Ateş = Andolsun ki, "Siz pek kötü bir cür'ette bulundunuz!"

 Tefhim-ul Kuran = Andolsun, siz oldukça çirkin bir cesarette bulunup geldiniz.

 Ümit Şimşek = And olsun, pek çirkin birşey ortaya attınız.

 Yaşar Nuri Öztürk = Yemin olsun ki siz, çok çirkin bir iddiada bulundunuz.

 İskender Ali Mihr = Andolsun ki siz, çok kötü bir şey yaptınız (söylediniz).

 İlyas Yorulmaz = Bunu söylemekle çok çirkin bir şey getirdiniz.