Önceki Ayet Sonraki Ayet  
5. Sûre Mâide/9

 وَعَدَ اللّهُ الَّذِينَ آمَنُواْ وَعَمِلُواْ الصَّالِحَاتِ لَهُم مَّغْفِرَةٌ وَأَجْرٌ عَظِيمٌ

  Vaadellâhullezîne âmenû ve amilûs sâlihâti lehum magfiratun ve ecrun azîm(azîmun).

Kelime Karşılaştırma
vaade allahu : Allâh (cc). vaad etti
ellezîne âmenû : âmenû olanlar, yaşarken Allâh’a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler
ve amilû es sâlihâti : ve ıslah edici amel yapanlar, nefs tezkiyesi yapanlar
lehum magfiratun : onlar için bir mağfiret vardır. (günahları sevaba çevrilir)
ve ecrun azîmun : ve en büyük ecir, karşılık, mükâfat
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Allah, iman edip salih ameller işleyenler hakkında, "Onlar için bir bağışlama ve büyük bir mükâfat vardır" diye vaatte bulunmuştur.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Allah, inanıp iyi işlerde bulunanlara vaat etti, onlarındır yarlıganma ve pek büyük mükafat.

 Abdullah Parlıyan = Allah iman edip, iyi ve yararlı işler yapanlara, günahlarının bağışlanacağını ve büyük bir mükâfâtın onların olacağını vad etmiştir.

 Adem Uğur = Allah, iman eden ve iyi şeyler yapanlara söz vermiştir; onlara bağışlama ve büyük mükâfat vardır.

 Ahmed Hulusi = Allâh, iman edip imanının gereği fiilleri ortaya koyanlara (şöyle) vadetmiştir: "Onlar için mağfiret ve aziym bir mükâfat vardır. "

 Ahmet Tekin = Allah, iman ederek, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenlere, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanlara, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanlara, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenlere, af, koruma kalkanı ve büyük mükâfatlar va’detmiştir.

 Ahmet Varol = Allah iman edip salih amel işleyenlere; onlar için bağışlama ve büyük bir ecir olduğunu vaadetmiştir.

 Ali Bulaç = Allah, iman edenlere ve salih amellerde bulunanlara va'detmiştir, onlar için bir bağışlanma ve büyük bir ecir vardır.

 Ali Fikri Yavuz = Allah, iman edip sâlih amel işleyenlere vaad etti ki, onlar için bir mağfiret ve büyük bir mükâfat vardır.

 Ali Ünal = Allah, iman edip, imanlarının gerektirdiği istikamette sağlam, doğru, yerinde ve ıslaha yönelik işler yapanlara va’detti ki, onlar için (önemli neticelerle yüklü) bir mağfiret ve çok büyük bir mükâfat vardır.

 Bayraktar Bayraklı = Allah, iman eden ve iyi işler yapanlara günahlarının bağışlanacağını ve büyük bir ödülün onların olacağını vaat etmiştir.

 Bekir Sadak = Allah, inananlara ve yararli isler isleyenlere magfiret ve buyuk ecir oldugunu vadetmistir.

 Celal Yıldırım = Allah, imân edip iyi-yararlı amellerde bulunanlara va'detti: Onlar için bağışlanma ve büyük bir mükâfat vardır.

 Cemal Külünkoğlu = Allah, inandıktan sonra iyi işler yapanlara günahlarının bağışlanacağını ve büyük bir mükâfatın onların olacağını vaat etmiştir.

 Diyanet İşleri (eski) = Allah, inananlara ve yararlı işler işleyenlere mağfiret ve büyük ecir olduğunu vadetmiştir.

 Diyanet Vakfi = Allah, iman eden ve iyi şeyler yapanlara söz vermiştir; onlara bağışlama ve büyük mükâfat vardır.

 Edip Yüksel = ALLAH, inanıp iyi işler yapanlara bir bağışlanma ve büyük bir ödülü söz verdi.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Allah o iyman edib salih amelleri yapan kullarına şöyle va'd buyurdu; Hem mağfiret var onlara hem ecri azîm

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Allah, iman edip güzel işler yapanlara, kendilerine hem bağışlanma hem de büyük mükafat olduğuna dair söz verdi.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Allah, iman edenlere ve salih amel işleyenlere şöyle vaad etmiştir: Onlar için mağfiret ve büyük bir mükafat vardır.

 Gültekin Onan = Tanrı, inananlara ve salih amellerde bulunanlara vaadetmiştir, onlar için bir bağışlanma ve büyük bir ecir vardır.

 Harun Yıldırım = Allah, iman eden ve salih amel işleyenlere vaad etti ki onlar için bağışlanma ve çok büyük bir ecir vardır.

 Hasan Basri Çantay = Allah îman edib de güzel güzel amel (ve hareket) lerde bulunanlara va'd etdi: Onlar için bir mağfiret ve çok büyük bir mükâfat vardır.

 Hayrat Neşriyat = Allah, îmân edip sâlih ameller işleyenlere, kendileri için bir mağfiret ve(pek) büyük bir mükâfât olduğunu va'd etti.

 İbni Kesir = Allah; iman edenlere ve salih amel işleyenlere, mağfiret ve büyük bir ecir vaadetmiştir.

 Kadri Çelik = Allah, iman edenlere ve salih amelde bulunanlara mağfiret ve büyük ecir olduğunu vaat etmiştir.

 Muhammed Esed = Allah, imana eren ve iyi işler yapanlara günahlarının bağışlanacağını ve büyük bir mükafatın onların olacağ(ını) vaat etmiştir:

 Mustafa İslamoğlu = Allah, inanan ve ıslah edici iyi işler yapanlara günahlarının affedileceğini ve muhteşem bir ödüle kavuşacaklarını vaad etmiştir.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Allah Teâlâ, imân edip sâlih amellerde bulunanlara vaad buyurmuştur ki, onlar için mağfiret ve azim bir mükâfaat vardır.

 Ömer Öngüt = Allah, iman edenlere ve sâlih amel işleyenlere vâdetmiştir; onlara bir mağfiret ve büyük mükâfat vardır.

 Şaban Piriş = Allah, iman edip doğruyu yapanlara mağfiret ve büyük bir mükafat olduğunu vaat etmiştir.

 Sadık Türkmen = Allah iman edip faydalı işi en iyi şekilde yapanlar hakkında; “Onlar için bir bağışlama ve büyük bir ödül vardır” diye vaatte bulunmuştur.

 Seyyid Kutub = Allah, iman edip iyi ameller işleyenleri bağışlayacağını ve kendilerine büyük mükafat vereceğini vaad etmiştir.

 Suat Yıldırım = Allah iman edip makbul ve güzel işler yapanları affedip kendilerine büyük mükâfat vermeyi vâd etmiştir.

 Süleyman Ateş = Allâh, inanıp iyi işler yapanlara va'detmiştir: Bağışlama ve büyük mükâfât onlarındır.

 Tefhim-ul Kuran = Allah, iman edenlere ve salih amellerde bulunanlara va'detmiştir, onlar için bir bağışlanma ve büyük bir ecir vardır.

 Ümit Şimşek = İman eden ve güzel işler yapanlara, Allah bağışlanma ve büyük bir ödül vaad etmiştir.

 Yaşar Nuri Öztürk = Allah, inanıp hayra ve barışa yönelik işler yapanlara vaatte bulunmuştur: Onlar için bir bağışlanma ve büyük bir ödül vardır.

 İskender Ali Mihr = Allah, âmenû olup, ıslah edici ameller (nefs tezkiyesi ve tasfiyesi) yapanlara vaad etti, onlar için mağfiret ve “Ecrun Âzim (en büyük mükâfat)” vardır.

 İlyas Yorulmaz = Allah, iman edenleri ve emrettiği doğru şeyleri yapanları, bağışlamayı ve büyük mükafaatlar vermeyi vaat etmiştir.