فَمَن يَعْمَلْ مِنَ الصَّالِحَاتِ وَهُوَ مُؤْمِنٌ فَلَا كُفْرَانَ لِسَعْيِهِ وَإِنَّا لَهُ كَاتِبُونَ
Fe men ya’mel mines sâlihâti ve huve mu’minun fe lâ kufrâne li sa’yihî, ve innâ lehu kâtibûn(kâtibûne).
| fe men | : o halde kim |
| ya’mel | : yapar |
| min es sâlihâti | : salihat(tan) (nefs tezkiyesi) |
| ve huve | : ve o |
| mu’minun | : mü’min (kalbinde îmân yazılı olan) |
| fe lâ kufrâne | : bundan sonra örtülmez, yok olmaz |
| li sa’yi-hî | : onun çalışması, gayretleri |
| ve innâ | : ve muhakkak biz |
| lehu | : onun için, onun |
| kâtibûne | : yazanlarız |
Diyanet İşleri = Şu hâlde, kim mü’min olarak bir salih amel işlerse, çalışması asla inkâr edilmez. Şüphesiz biz onu yazmaktayız.
Abdulbaki Gölpınarlı = İnanarak iyi işlerde bulunanların çalışmaları, inkâr edilmez ve biz, şüphe yok ki onları yazmadayız.
Abdullah Parlıyan = Artık her kim, inanarak dürüst ve erdemli davranışlar ortaya koyarsa, onların yaptıkları boşa gitmez. Çünkü biz, onun bütün işlediklerini yazmaktayız.
Adem Uğur = Bu durumda her kim mümin olarak iyi davranışlar yaparsa onun çabasını görmezlikten gelmek olmaz. Zira biz onu yazmaktayız.
Ahmed Hulusi = Kim imanlı olarak yararlı bir fiil ortaya koyarsa o çalışmasının karşılığını alır! Biz onun kaydını tutanlarız!
Ahmet Tekin = Kim mü’min olarak, gevşekliği bırakıp, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarından ve İslâmî düzenden sorumlu olduğu kısmını hayata geçirir, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün kendisini ilgilendiren alanda bollaşmasını sağlarsa, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olursa, cârî-kalıcı hayırlardan-sâlih amellerden imkânları dâhilindekini işlerse, gayretinin, çalışmasının, hâlis niyetinin, emeğinin karşılığı inkâr edilmeyecektir. Biz şüphesiz onun lehine bunları kaydediyoruz.
Ahmet Varol = Artık kim mü'min olarak salih ameller işlerse onun gayreti inkar edilmez. Şüphesiz biz onu yazmaktayız.
Ali Bulaç = Artık kim, bir mü'min olarak salih amellerde bulunursa, onun çabası için (karşılık olarak) küfran (nankörlük) yoktur. Şüphesiz biz, onun yazıcılarıyız.
Ali Fikri Yavuz = O halde, kim mümin olarak salih amellerden bir amel işlerse, onun yaptığı makbul olur (sevabdan mahrum bırakılmaz). Muhakkak biz, onun işini (melek vasıtasıyla amel defterine) yazarız.
Ali Ünal = O bakımdan, kim mü’min olarak imanı istikametinde sağlam, doğru, yerinde ve ıslaha yönelik işlerden yaparsa, onun gayreti karşılıksız kalmayacaktır. Biz, bütün gayretlerini onun lehine olarak kaydederiz.
Bayraktar Bayraklı = İnanmış olarak iyi amel yapanların çalışması inkâr edilmeyecektir. Biz onu yazmaktayız.
Bekir Sadak = inanmis olarak yararli is isleyenin ameli inkar edilmeyecektir. Biz onu yazmaktayiz.
Celal Yıldırım = Artık kim mü'min olduğu halde iyi yararlı amellerde bulunursa, onun iş ve gayreti inkâr edilmiyecektir ve şüphesiz ki biz onları yazmaktayız.
Cemal Külünkoğlu = Artık her kim, bir mü'min olarak faydalı eylemlerde bulunmuşsa, onun bu çabası asla ziyan edilmeyecektir. Çünkü hiç kuşkusuz biz, bunu onun lehine kaydetmekteyiz.
Diyanet İşleri (eski) = İnanmış olarak yararlı iş işleyenin ameli inkar edilmeyecektir. Biz onu yazmaktayız.
Diyanet Vakfi = Bu durumda her kim mümin olarak iyi davranışlar yaparsa onun çabasını görmezlikten gelmek olmaz. Zira biz onu yazmaktayız.
Edip Yüksel = Artık kim, bir mü'min olarak salih olan amellerde bulunursa, onun çabası için (karşılık olarak nankörlük) küfran yoktur. Şüphesiz biz, onun yazıcılarıyız.
Elmalılı Hamdi Yazır = İnanmış olarak güzel işler yapan kimsenin emeği boşa gitmez; Biz onun işlediklerini yazıyoruz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Artık kim mü'min olarak yararlı işlerden bir iş yaparsa, onun çalışmasına nankörlük edilmeyecek; şüphesiz Biz onun hesabına yazarız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = İnanmış olarak yararlı iş işleyenin emeği inkâr edilmeyecektir. Biz şüphesiz onu yazmaktayız.
Gültekin Onan = Artık kim inançlı olarak salih amellerde bulunursa, onun çabası için (karşılık olarak) küfran yoktur. Şüphesiz biz onun yazıcılarıyız.
Harun Yıldırım = Bu durumda her kim mümin olarak iyi davranışlar yaparsa onun çabasını görmezlikten gelmek olmaz. Zira biz onu yazmaktayız.
Hasan Basri Çantay = O halde kim mü'min olarak iyi (amel) lerden bir (şey) yaparsa onun sa'yinin (karşılığı şükran olacakdır), küfran (ve mahrumiyyet) değil. Biz onun hiç şübhesiz yazıcılarıyız.
Hayrat Neşriyat = Artık kim mü’min olarak sâlih amellerden işlerse, onun çalışması için nankörlük yoktur. Şübhe yok ki biz, onu yazanlarız.
İbni Kesir = Artık inanmış olarak salih amel işleyenlerin ameli inkar edilmez. Ve Biz onu yazanlarız.
Kadri Çelik = Artık kim bir mümin olarak salih olan amellerde bulunursa, onun çabasına nankörlük edilmez. Şüphesiz biz onu yazanlarız.
Muhammed Esed = Yine de her kim, hem inanmış, hem de dürüst ve erdemli davranışlardan (bir şeyler) ortaya koymuşsa, onun bu çabası asla ziyan edilmeyecektir; çünkü, hiç kuşkusuz Biz bunu onun lehine kaydetmekteyiz.
Mustafa İslamoğlu = Neticede, kim iman etmiş olarak o imanla uyumlu davranışlar göstermeye gayret ederse, onun bu gayreti asla görmezden gelinmeyecektir: zira Biz, onun lehine bütün bunları kaydediyoruz.
Ömer Nasuhi Bilmen = İmdi her kim mü'min olduğu halde sâlih sâlih amellerden işlerse artık onun çalışması için inkar yoktur ve şüphe yok ki, Biz onun için yazıcılarız.
Ömer Öngüt = İnanmış olarak sâlih amel işleyenlerin ameli inkâr edilmeyecektir. Biz onu yazmaktayız.
Şaban Piriş = Kim de mümin olarak doğruları yaparsa, onun çabası gözardı edilmeyecektir. Çünkü biz onu yazmaktayız.
Sadık Türkmen = Artik kim gerçeklere inanmış olarak uygun işler yaparsa, o kişinin çalışmasına nankörlük yoktur. Şüphesiz Biz, onun çalışmasını yazanlarız.
Seyyid Kutub = Kim mü'min olarak yararlı ameller işlerse emeği gözardı edilmez. Biz onu mutlaka yazıya geçiririz.
Suat Yıldırım = Bu durumda artık kim mümin olarak makbul ve güzel işler yaparsa onun gayretleri inkâr edilmez, yaptıkları makbul olur. Biz bütün gayretlerini onun hesabına yazıp geçirmekteyiz.
Süleyman Ateş = İmdi kim inanmış olarak iyi işlerden yaparsa onun çalışmasına nankörlük edilmez, biz (onun çalışmasını) yazanlarız.
Tefhim-ul Kuran = Artık kim, bir mü'min olarak salih olan amellerde bulunursa, onun çabası için (karşılık olarak nankörlük) küfran yoktur. Şüphesiz biz, onun yazıcılarıyız.
Ümit Şimşek = İnanmış olarak güzel işler yapan kimsenin emeği boşa gitmez; Biz onun işlediklerini yazıyoruz.
Yaşar Nuri Öztürk = Kim inanmış olarak hayra ve barışa yönelik işlerden bir şey yaparsa, onun gayretine nankörlük edilmez. Biz böylesi lehine kâtiplik ederiz.
İskender Ali Mihr = O halde kim mü’min olarak salihat (nefs tezkiyesi) yaparsa, bundan sonra onun gayretleri (kazandığı dereceler) örtülmez (eksilmez, yok olmaz). Ve muhakkak ki Biz, onu yazanlarız.
İlyas Yorulmaz = Kim inanmış olarak Allah’ın belirlediği şekilde doğru işler yaparsa, o kimsenin yaptıkları hiçbir şeyin üzeri örtülmez ve biz, yaptıklarının hepsini kayda geçirenleriz.