Önceki Ayet Sonraki Ayet  
89. Sûre Fecr/17

 كَلَّا بَل لَّا تُكْرِمُونَ الْيَتِيمَ

  Kellâ bel lâ tukrimûnel yetîm(yetîme).

Kelime Karşılaştırma
kellâ : hayır
bel : bilâkis
lâ tukrimûne : ikram etmiyorsunuz, iyilik ve ihsanda bulunmuyorsunuz
el yetîme : yetim
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Hayır, hayır! Yetime ikram etmiyorsunuz.

 Abdulbaki Gölpınarlı = İş öyle değil, hayır; siz, ne yetîmi ağırlıyorsunuz.

 Abdullah Parlıyan = Hayır, hayır Allah'a karşı yaptığınız bu kötü zannın yanı sıra siz insanlardan yetimlere karşı da cömert değilsiniz.

 Adem Uğur = Hayır! Doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz,

 Ahmed Hulusi = Hayır! Hayır, yetime ikram etmiyorsunuz!

 Ahmet Tekin = Böyle yanlış düşüncelere kapılmayın! İşin aslını öğrenmek istiyorsanız eğer, siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz.

 Ahmet Varol = Hayır. Aksine siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz.

 Ali Bulaç = Hayır; aksine, siz yetime ikram etmiyorsunuz.

 Ali Fikri Yavuz = Hayır, (iyilik zenginlikle, ihanet fakirlikle değildir. İyilik ve fenalık, itaat ve isyan iledir). Doğrusu siz, yetime ikram etmezsiniz, (miras hakkını vermezsiniz).

 Ali Ünal = Hayır, işin doğrusu şu ki, (ey insanlar,) siz yetime değer vermiyor ve ikramda bulunmuyorsunuz.

 Bayraktar Bayraklı = (17-20) Hayır! Doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz; yoksulu doyurmaya teşvik etmiyorsunuz; haram helâl demeden mirası yiyorsunuz; malı aşırı derecede seviyorsunuz.

 Bekir Sadak = Hayir; yetime karsi comert davranmiyorsunuz.

 Celal Yıldırım = Hayır, hayır; siz yetîme ikramda bulunmuyorsunuz.

 Cemal Külünkoğlu = Hayır, yetime karşı cömert davranmıyorsunuz.

 Diyanet İşleri (eski) = Hayır; yetime karşı cömert davranmıyorsunuz.

 Diyanet Vakfi = (17-20) Hayır! Doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz, yoksulu yedirmeye birbirinizi teşvik etmiyorsunuz. Haram helâl demeden mirası yiyorsunuz. Malı aşırı biçimde seviyorsunuz.

 Edip Yüksel = Hayır! Doğrusu siz öksüze cömert davranmıyorsunuz?

 Elmalılı Hamdi Yazır = Hayır hayır doğrusu siz yetîme ikram etmiyorsunuz

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Hayır, hayır, doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Hayır hayır, doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz.

 Gültekin Onan = Hayır; aksine, siz yetime ikram etmiyorsunuz.

 Harun Yıldırım = Hayır, hayır; aksine, siz yetime ikram etmiyorsunuz.

 Hasan Basri Çantay = Hayır. Siz bil'akis yetime iyilik etmezsiniz.

 Hayrat Neşriyat = Hayır! (Siz) doğrusu yetime ikrâm etmiyorsunuz!

 İbni Kesir = Hayır; doğrusu siz, yetime ikram etmezsiniz.

 Kadri Çelik = Hayır! Aksine siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz.

 Muhammed Esed = Ama hayır, hayır, (ey insanlar, bütün yaptıklarınızı ve yapmadıklarınızı bir düşünün:) siz yetime karşı cömert değilsiniz,

 Mustafa İslamoğlu = Asla! Bilakis siz yetime izzet ikram göstermiyorsunuz,

 Ömer Nasuhi Bilmen = Yok, yok. Belki siz yetime ikram etmezsiniz.

 Ömer Öngüt = Hayır! Doğrusu siz yetime ikram etmezsiniz.

 Şaban Piriş = -Hayır, yetime ikramda bulunmuyorsunuz.

 Sadık Türkmen = Hayir Hayir! Aksine siz yetime ikram etmiyorsunuz.

 Seyyid Kutub = Hayır yetime karşı cömert davranmıyorsunuz.

 Suat Yıldırım = Hayır! (Siz Allah’tan hep ikramı devam ettirmesini istersiniz ama,) yetime değer vermezsiniz!

 Süleyman Ateş = Hayır, doğrusu siz (Allah'tan ikrâm bekliyorsunuz ama kendiniz) yetime ikrâm etmiyorsunuz.

 Tefhim-ul Kuran = Hayır; aksine, siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz.

 Ümit Şimşek = Hayır, siz yetime ikram etmiyorsunuz.

 Yaşar Nuri Öztürk = Doğrusu şu ki, siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz.

 İskender Ali Mihr = Hayır, bilâkis siz yetime ikram etmiyorsunuz.

 İlyas Yorulmaz = Hayır! (Rabbinin senin rızkını kısmasının sebebi) Yetime ikramlarda bulunmuyorsunuz.