Önceki Ayet Sonraki Ayet  
39. Sûre Zümer/30

 إِنَّكَ مَيِّتٌ وَإِنَّهُم مَّيِّتُونَ

  İnneke meyyitun ve innehum meyyitûn(meyyitûne).

Kelime Karşılaştırma
Inne-ke : muhakkak ki sen
meyyitun : meyyit, ölümlü
ve inne-hum : ve muhakkak ki onlar
meyyitûne : meyyitler, ölümlüler
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (Ey Muhammed!) Şüphesiz sen öleceksin ve şüphesiz onlar da öleceklerdir.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Şüphe yok ki sen de öleceksin ve onlar da ölecekler.

 Abdullah Parlıyan = Ey Muhammed! Muhakkak sen de öleceksin, onlar da ölüp gidecekler,

 Adem Uğur = Muhakkak sen de öleceksin, onlar da ölecekler.

 Ahmed Hulusi = Kesinlikle sen ölümü tadacaksın ve muhakkak ki onlar da ölümü tadacaklar!

 Ahmet Tekin = Sen öleceksin, onlar da ölecek.

 Ahmet Varol = Şüphesiz sen de öleceksin, onlar da ölecekler.

 Ali Bulaç = Gerçek şu ki, sen de öleceksin, onlar da öleceklerdir.

 Ali Fikri Yavuz = (Ey Rasûlüm), elbette sen öleceksin ve elbette o kâfirler de ölecekler.

 Ali Ünal = Sonunda elbette sen de öleceksin, onlar da ölecekler.

 Bayraktar Bayraklı = Şüphesiz, sen de öleceksin, onlar da ölecekler.

 Bekir Sadak = suphesiz sen de oleceksin, onlar da olecekler.

 Celal Yıldırım = (Ey Peygamber!) Sen de elbette öleceksin, onlar da ölecekler.

 Cemal Külünkoğlu = (Ey Muhammed!) Şüphesiz sen öleceksin ve şüphesiz onlar da ölecekler.

 Diyanet İşleri (eski) = Şüphesiz sen de öleceksin, onlar da ölecekler.

 Diyanet Vakfi = Muhakkak sen de öleceksin, onlar da ölecekler.

 Edip Yüksel = Sen öleceksin, onlar da ölecekler

 Elmalılı Hamdi Yazır = Elbet sen öleceksin ve elbet onlar da ölecekler

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Sen elbette öleceksin, onlar da elbette öleceklerdir.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Sen elbette öleceksin, onlar da elbette öleceklerdir.

 Gültekin Onan = Gerçek şu ki, sen de öleceksin, onlar da öleceklerdir.

 Harun Yıldırım = Muhakkak sen de öleceksin, onlar da ölecekler.

 Hasan Basri Çantay = Muhakkak sen de öleceksin (Habîbim), onlar da elbet ölecekler.

 Hayrat Neşriyat = (Habîbim, yâ Muhammed!) Şübhesiz sen de ölecek olan bir kimsesin, onlar da ölecek olan kimselerdir!

 İbni Kesir = Şüphesiz sen de öleceksin, onlar da ölecekler.

 Kadri Çelik = Şüphesiz sen de öleceksin, onlar da öleceklerdir.

 Muhammed Esed = (Ey Muhammed,) şüphesiz sen ölümü tadacaksın ve şüphesiz onlar da ölüp gidecek:

 Mustafa İslamoğlu = Şüphesiz sen de öleceksin, onlar da ölecekler:

 Ömer Nasuhi Bilmen = Şüphe yok ki sen öleceksin ve muhakkak ki, onlar da öleceklerdir.

 Ömer Öngüt = Resulüm! Elbette sen de öleceksin, onlar da ölecekler.

 Şaban Piriş = Elbet sen de öleceksin, onlar da ölecekler.

 Sadık Türkmen = Şüphesiz, sen öleceksin. Şüphesiz, onlar da ölüp gidecekler!

 Seyyid Kutub = Sen de öleceksin onlar da ölecekler.

 Suat Yıldırım = (30-31) Hiç şüphe yok ki sen de öleceksin, onlar da ölecekler. Sonra da büyük duruşmanın olacağı kıyamet gününde Rabbinizin huzurunda birbirinizle dâvalaşacaksınız.

 Süleyman Ateş = Sen de öleceksin, onlar da ölecekler.

 Tefhim-ul Kuran = Gerçek şu ki, sen de öleceksin, onlar da öleceklerdir.

 Ümit Şimşek = Sen de ölüsün, onlar da ölüdürler.

 Yaşar Nuri Öztürk = Hiç kuşkusuz sen de öleceksin, onlar da ölecekler.

 İskender Ali Mihr = Muhakkak ki sen de meyyitsin (ölümlüsün). Ve muhakkak ki onlar da meyyit (ölümlüler).

 İlyas Yorulmaz = Sende öleceksin, onlarda ölecek.