Önceki Ayet Sonraki Ayet  
91. Sûre Şems/9

 قَدْ أَفْلَحَ مَن زَكَّاهَا

  Kad efleha men zekkâhâ.

Kelime Karşılaştırma
kad : olmuştur
efleha : felâha erdi
men : kim, kimse
zekkâ-hâ : onu tezkiye etti
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (7-9) Nefse ve onu düzgün bir biçimde şekillendirip ona kötülük duygusunu ve takvasını (kötülükten sakınma yeteneğini) ilham edene andolsun ki, nefsini arındıran kurtuluşa ermiştir.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Andolsun ki kim, özünü iyice temizlemişse kurtulmuştur, murâdına ermiştir.

 Abdullah Parlıyan = Böylece Allah'a itaat ederek kim benliğini temizlerse, günah ve isyan kirinden kesinlikle kurtulmuştur.

 Adem Uğur = Nefsini kötülüklerden arındıran kurtuluşa ermiştir,

 Ahmed Hulusi = Gerçekten onu (bilincini) arındıran kurtulmuştur.

 Ahmet Tekin = Elbette nefsini temizleyip arındıran kurtuluşa, ebedî nimetlerle mutluluğa ermiştir.

 Ahmet Varol = Onu arındıran kurtuluşa ermiştir.

 Ali Bulaç = Onu arındırıp temizleyen gerçekten felah bulmuştur.

 Ali Fikri Yavuz = Muhakak (Allah’ın küfür ve isyandan) temizlediği nefis kurtulmuştur.

 Ali Ünal = Muhakkak kurtulmuştur o nefsi (enaniyet ve Allah’a isyan kirinden) temizleyip, (kulluk toprağında) geliştiren;

 Bayraktar Bayraklı = (9-10) Nefsini arındıran, kurtuluşa ermiştir. Nefsini karanlığa gömen ise kayıptadır.

 Bekir Sadak = Kendini aritan saadete ermistir.

 Celal Yıldırım = Kendini (inkâr ve günah kirlerinden) arındıran kimse, korktuğundan kurtulup umduğuna ermiştir.

 Cemal Külünkoğlu = Muhakkak (isyan ve günah kirlerinden) temizlenen nefis kurtulmuştur.

 Diyanet İşleri (eski) = Kendini arıtan saadete ermiştir.

 Diyanet Vakfi = (1-10) Güneşe ve kuşluk vaktindeki aydınlığına, güneşi takip ettiğinde aya, onu açığa çıkarttığında gündüze, onu örttüğünde geceye, gökyüzüne ve onu bina edene, yere ve onu yapıp döşeyene, nefse ve ona birtakım kabiliyetler verip de iyilik ve kötülüklerini ilham edene yemin ederim ki, nefsini kötülüklerden arındıran kurtuluşa ermiş, onu kötülüklere gömen de ziyan etmiştir.

 Edip Yüksel = Onu temizleyen kurtulmuştur.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Gerçek felâh bulmuştur onu temizlikle parlatan

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = gerçek kurtuluş bulmuştur onu temizlikle parlatan.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Elbette nefsini temizleyip parlatan kurtulmuştur.

 Gültekin Onan = Onu arındırıp temizleyen gerçekten felah bulmuştur.

 Harun Yıldırım = Onu arındıran gerçekten kurtulmuştur.

 Hasan Basri Çantay = onu tertemiz yapan kişi muhakkak umduğuna ermiş,

 Hayrat Neşriyat = (Ki) onu (o nefsini, günahlardan) temizleyen muhakkak kurtulmuştur!

 İbni Kesir = Onu arıtan, gerçekten felaha ermiştir,

 Kadri Çelik = Ki nefsi arındırıp temizleyen gerçekten kurtuluşa ermiştir.

 Muhammed Esed = Her kim (benliğini) arındırırsa, kesinlikle mutluluğa erişecektir,

 Mustafa İslamoğlu = Kim kendini geliştirip arındırırsa, o kesinlikle ebedi mutluluğa ulaşacaktır;

 Ömer Nasuhi Bilmen = (9-10) Nefsini temizlemiş olan şüphe yok ki, felâha ermiştir. Ve muhakkak ki, nefsini noksana düşüren de hüsrâna uğramıştır.

 Ömer Öngüt = Nefsini tertemiz yapıp arındıran felâh bulmuş, kurtulmuştur.

 Şaban Piriş = Ki onu arındıran kurtuluşa ermiştir.

 Sadık Türkmen = Onu temizleyen elbette başarmış/kurtulmuştur.

 Seyyid Kutub = Kendini arıtan saadete ermiştir.

 Suat Yıldırım = (8-9) Ona hem kötülük, hem de ondan sakınma yolu ilham eden hakkı için ki: Nefsini maddî ve manevî kirlerden arındıran, felaha erer.

 Süleyman Ateş = (Allâh'tan başkasına tapmayarak) Nefsini yücelten kazanmış,

 Tefhim-ul Kuran = Onu arındırıp temizleyen gerçekten felah bulmuştur.

 Ümit Şimşek = Nefsini arındıran kurtulmuştur.

 Yaşar Nuri Öztürk = Benliği temizleyip arındıran, gerçekten kurtulmuştur.

 İskender Ali Mihr = Kim onu (nefsini) tezkiye etmişse felâha (kurtuluşa) ermiştir.

 İlyas Yorulmaz = Kim nefsini temizlerse, mutlaka kurtulmuştur.